Previous Page  349 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 349 / 497 Next Page
Page Background

348

Osmanlı Devleti’nde Kadınların Mülkiyet Hakları ve Karşılaştıkları Hukuki Sorunlar

toplumsal anlaşmadan bir kopuş olarak görülerek hoş karşılanmamış-

tır.

48

Başbakanlık Osmanlı Arşivinde bulduğumuz Haziran 1890 tarihli

belge bu konuda güzel bir örnek teşkil etmektedir. Davud el-Karmi

öldüğü zaman karısı, kızı ve oğulları hayattadır. Davud’un karısı Mer-

yem ve kızı Zibat miras hisseleri ve Davud’un oğullarından senetle

sabit olan alacaklarını Kudüs Şer’iyye Mahkemesi’nde ispat etmişler-

dir. Ancak mahkemenin başkâtibi Mehmet Efendi davanın menine ka-

rar vermiştir. Büyük ihtimalle başkâtip Davud’un oğulları ile işbirliği

içerisindedir. Şer’iyye mahkemesinden haklarını alamayan iki kadın

kendilerine zulmedildiği ve şer’i hukuktan kaynaklanan miras hak-

larını alamadıkları için çaresiz kalarak, haklarının ortaya çıkarılması

ve iadesi için Padişaha bir arzuhal yazmışlardır. İlgi çekici olan nokta

bu dilekçeyi tıpkı erkekler gibi kendilerinin imzalamaları ve herhangi

bir erkek vekil tayin etmemiş olmalarıdır.

49

Bu örnekte de görülece-

ği üzere kadınlar önce şanslarını şer’iyye mahkemesinde denemekte,

sonuç alma umutları kalmazsa Padişahın adaletine sığınmaktadırlar.

Bununla beraber seyrek de olsa bazen kadınların bulundukları yer-

deki mahkemelere başvurmaksızın doğrudan padişaha şikâyetlerini

iletmeye çalıştıkları görülmektedir. 22 Mayıs 1795 tarihinde Rahime

Hatun tarafından İstanbul’a gönderilen arzuhal bu konudaki örnekler-

den biridir. Rahime Isparta kasabası sakinlerinden olan kocası el-hac

Halil’in ölümünden sonra kocasının anne baba bir erkek kardeşi, aynı

zamanda malları ve sermayeleri ortak olan el-hac Mehmed’in kendi-

sine zulmederek hakkını vermediği konusunda şikâyette bulunmak-

tadır. Rahime’nin iddiasına göre Mehmet kardeşi Halil’in ölümünden

sonra ortak oldukları sermayeyi sakladığı gibi Halil’in terekesindeki

taşınmazları ve diğer emlak ve emvâli eksik göstermiş ve Rahime’nin

miras hissesi ve mehr-i müeccelinin toplamı 5.000 kuruştan fazlay-

ken yalnızca 900 kuruş vermiştir. Rahime Mehmed’ten haklarını talep

edince onu oyalamıştır. Mehmed ölünce bu kez Rahime onun mirasçı-

sı olan oğulları Ömer ve Süleyman’dan kalan miktarı talep etmiş, onlar

da babaları gibi Rahime’yi oyalayarak zulmetmişler ve hakkını ver-

memişlerdir. Arzuhalden anlaşıldığı üzere bu süreçte Rahime şer’iyye

mahkemesine başvurmamıştır. Bunun sebebi belki de tek başına sonuç

48

Fruma Zachs /Yuval Ben- Bessat, “Women’s Visibility in Petitions From Greater

Syria During the Late Ottoman Period”, International Journal of Middle East Stu-

dies, 2015, Vol:47, , s. 766.

49

BOA, Fon Kodu: DH.MKT, Tarih: 04/Za/1307, Dosya No: 1734, Gömlek No: 101.