Previous Page  376 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 376 / 497 Next Page
Page Background

375

TBB Dergisi 2017 (özel sayı)

Berna YÜRÜT

tek eşlilik olmakla birlikte, çok eşliliğe de icazet verilmiştir. Osmanlı

Devleti’nde yapılan birçok araştırmada çok eşliliğin yaygın olmadığı

görülmüştür. Daha çok yönetici sınıf ve zengin kesimde görülen çok

eşlilik oldukça sınırlıdır.

25

Osmanlı hukukunda kadının durumunu etkileyen başka bir me-

sele de boşanmadır. İslam-Osmanlı hukukunda “talak” olarak ifade

edilen boşanma erkeğin tek taraflı iradesi ile evlilik birliğini sonlan-

dırmasıdır. Bunun dışında İslam-Osmanlı hukukunda anlaşmalı bo-

şanma olarak ifade edebileceğimiz muhalaa yolu ile boşanma, kadına

boşanma yetkisinin devredildiği tefviz-i talak ve adli boşanma olarak

tefrik metotları karşımıza çıkmaktadır. Ancak boşanmada en çok kar-

şılaşılan metot erkeğin tek taraflı irade beyanıyla karısını boşamasıdır.

Bu durumun hukuki eşitliğe aykırı bir uygulama olduğunu kabul et-

mek gerekir.

26

Kadınların hukuki statüsüne ilişkin İslam-Osmanlı hukukunda

çok tartışılan meseleler arasında miras hakkı ve şahitlik de yer almak-

tadır. Osmanlı hukukunda mülk malların intikalinde feraiz kuralla-

rı aynen uygulanmıştır. Kuru mülkiyeti devlete ait olan miri arazi ile

icareteynli ve mukataalı vakıflarda ise örfi intikal kuralları geçerli ol-

muştur. Kur’an kadına birçok durumda miras hakkı tanımıştır. Ancak

üç durumda kadına erkeğin yarısı kadar miras payı vermiştir. Bun-

lardan birincisi karı–kocanın durumudur. Diğer ikisi ise kadının aynı

ana–babanın çocuğu olarak erkek kardeşleriyle birlikte mirasçı olma-

sıdır. Aslında kadının mirastan yarım pay alması durumu sınırlıdır.

Bununla birlikte bu paylaşımın günümüzdeki “kanun önünde eşitlik”

ilkesiyle bağdaşmadığı da bir gerçektir.

27

Örfi intikalde ise 1847 yılına

kadar murisin kadın ya da erkek oluşu miri arazinin paylaşım biçi-

mini değiştirmiştir. 1847 yılında çıkarılan tebliğde ise kadın ve erkek

murisin miri arazisinin intikalinde erkek ve kız evlât arasında eşitlik

sağlanmıştır. Bundan sonra çıkarılan 1858 tarihli Arazi Kanunnamesi,

1867 tarihli Tevsi–i İntikal Nizamnâmesi ve 1912 tarihli Emval–i Gayr–ı

Menkulenin İntikalât–ı Hakkındaki Kanun–u Muvakkat’ de erkek ve

kız çocuklar arasındaki eşitlik ilkesi korunmuştur. Hatta bu düzenle-

25

Akyılmaz, Kadın, s. 33-35; Altındal, s. 56.

26

Akyılmaz, Kadın, s. 41-50.

27

Akyılmaz, Eşitlik, s. 116-117.