

TBB Dergisi 2011 (96)
Mustafa ÇAĞATAY
137
kalan mal ve haklar ise Genel Müdürlüğe intikal eder.”
şeklindeki kurallar
uyarınca da bu tür faaliyetlerde bulunan vakıfların mahkeme kararıy-
la dağıtılması halinde malvarlıklarının Vakıflar Genel Müdürlüğünün
mülkiyetine geçeceği unutulmamalıdır.
Burada çözümlenmesi ya da açığa kavuşturulması gereken hu-
sus, yeni ya da eski vakıfların sonradan mal varlığı edinebilmelerinde
değil, yapılan bu düzenlemeyle vakıfların amaç ve faaliyetleri ile ilgili
her hangi bir sınırlama yapılmadan mal varlığı edinebilmelerine ola-
nak tanınmasının hukuk devleti ilkesiyle bağdaşıp bağdaşmayacağı
hususudur. Bir başka ifadeyle, 5737 sayılı Kanun’un 12. maddesin-
deki kuralla vakıfların mal edinmelerine hiçbir sınırlama getirilme-
mesinin ve vakıfların sınırsız ya da hiçbir denetime tabi olmadan mal
edinmelerine olanak tanınmasının, hukuk devletinin ilkesine aykırı
bir durum oluşturup oluşturmayacağının açıklığa kavuşturulması ge-
rekmektedir.
Her şeyden önce, vakıfların mal edinebilmelerine belli bir sınır
getirilmemesinin doğru bir yaklaşım olduğunu söylemeliyiz. Zira,
TMK’nda gerçek ve tüzel kişilerin hak ehliyetine ilişkin hükümler dı-
şında mal edinebileceklerine ilişkin bir hükme gerek görülmediği gibi,
buna bir sınırlama getirilmesine de gerek görülmemiştir.
Kaldı ki vakıfların mümkün olduğunca her türlü müdahalelerden
ve sınırlamalardan uzak tutulması gerektiği hususu, bu kurumların
yaşamlarını sürdürebilmeleri için oldukça önemlidir. Bu husus, vakıf-
ların Devlet denetimi dışında tutulmaları anlamına da gelmemektedir.
Ancak, denetimin ötesine geçen bir müdahale, bu kurumların mahi-
yetlerine uygun düşmeyecektir
107
.
Yukarıdaki bölümlerde belirttiğimiz üzere, bir özel hukuk tüzel
kişisi olan vakıflar, ancak yapılarına ve amaçlarına uygun düştüğü
oranda, mal varlığı haklarından sayılan her türlü hakka sahip olabi-
leceklerdir. Vakıfların mal edinmeleri sınırsız bir hak olmayıp, ancak
bünyelerine ve amaçlarına uygun olmaları koşuluyla mümkündür. Bir
başka ifadeyle, vakıfların mal edinebilmeleri konusunda vakfın kendi
107
Prof. Dr. Mehmet İbşirli’nin Cumhuriyetin 80. Yılında Uluslararası Vakıf
Sempozyumunda tartışmacı sıfatıyla yaptığı konuşma,
Vakıf Sempozyumu Kitabı
,
Ankara, 2004, s. 76.