

TBB Dergisi 2011 (96)
Halide Gökçe TÜRKOĞLU
261
anlamda kurumlaştıran Augustus olmuştur. M.Ö. 27 yılında,
“cumhu
riyeti tekrar işler hale getirmesi”
nden dolayı, Augustus ödüllendirilmiş-
tir. Bu ödüllerin arasında, yiğitliği, merhameti, adilliği ve dindarlığını
(
virtus, clementia, iustitia, pietas
) kutlamak için hazırlatılmış bir altın
kalkan yer almaktaydı.
100
Augustus, pek çok alanda merhametli davranmaya çalışmıştır.
Örneğin, onun döneminde babasını öldürmekten yargılanan kişilere,
daha merhametli cezalar verilmiştir. Daha sonra da benzer uygulama-
lar devam etmiştir. Tiberius kendisine karşı ayaklanan çeşitli grupla-
rın liderlerini öldürtmek yerine, Roma’da ev hapsinde tutmayı tercih
etmiştir. M.S. 98- 117 yılları arasında imparator olan Trajan hüküm-
darlığı sırasında, çeşitli ölüm cezalarını lağvetmiştir.
101
Dominitianus,
hadım, çocuk fahişeliği ve sünneti yasaklamaya çalışmıştır.
102
Hadri-
olarak mümkün değildir. Wells, s. 130 vd.
100
Caesar’ın düzenlemelerinin oldukça sert olduğu, buna karşılık, Augustus’un
adil ve merhametli davranarak, Roma’ya huzur getirdiğine, iç savaşlardan
kurtardığına inanılmaktaydı. Michael Kerrigan,
A Dark History: The Roman
Emperors,From Iulis Caesar to the Fall of Rome,
Grange Books, Edinburgh 2008, s. 29.
101
Bu dönemde, Dio Chrysostom, karısının ve oğlunun gömülmüş olduğu yere yakın
bir yerde bulunan Trajan heykelini kaldırmakla suçlanmıştır ve bu, o dönem
için çok ciddi bir suçtur. Trajan ise, hoşgörülü ve merhametli imparator sıfatına
uygun olarak, kendisine saygı gösterilmesini, insanları korkutmak, vahşice
uygulamalarak yaparak sağlamak istemediğini belirtmiştir. Bu doğrultuda da,
Dio Chrysostom hakkındaki soruşturmaya son verilmiştir. İmparator Trajan’ın
insan haklarına saygılı, merhametli bir imparator olduğu Hristiyanlara olan
tutumundan da anlaşılabilmektedir. Ancak, Trajan döneminde de, zalimce
cezaların verildiğini görmekteyiz. Buna benzer yaklaşımlar, imparatorların
yanısıra, yöneticilere de yansımıştır. Örneğin 69 yılında şehir
praetor
’u Flavius
Sabinus, kan dökülmesine duyduğu büyük nefretten dolayı, ölüm cezasını
gerektiren bir davayı dinlemekten kaçınmaya çalışmıştır. Ancak imparator
Vitellius’dan gelen büyük baskı sonucunda, davayı görmek zorunda kalmıştır.
Aynı şekilde, imparator Dominitius döneminde, şehir
praetor
’u olan Pegasus,
kan dökmeye karşı olan tavrı nedeniyle, imparator tarafından gönderilmiş ve
kendisini gördüğü davalarda ölüm cezası vermeye yetkili kılan
mandatum
’u
almaktan kaçınmıştır. Kerrigan, s. 50.
102
Dominitianus gibi, diğer bazı imparatorlar da, sünneti yasaklamışlardı. Bunlar
arasında Hadrianus ve Antoninus Pius yer almaktadır. Fakat, bu yasaktan
yahudiler muaf tutulmaktaydı. Hatta yahudilerin sünnet olabilmek için belli
miktarda vergi ödemeleri söz konusu olmaktaydı. Roma imparatorları, erkekleri
en doğal halleri ile, doğdukları şekilde kalabilme olanağını onlara sağlayarak,
merhamet gösterdiklerini düşünmekteydiler. Lex Cornelia de Sicariis’de, bir
kimseyi hadım etmek suç olarak tanımlanmıştır. Buna göre, bir kimseyi hadım
eden kişinin mallarına el konma cezasına çarptırılması gerekmektedir. Eğer birini
hadım etme suçunu işleyen köle ise, ona verilecek ceza ölüm şeklinde idi. Hadım
edilen kişi, sessiz kalmış olsa bile, bu davanın resen görülmesi gerekmekteydi.