Background Image
Previous Page  299 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 299 / 521 Next Page
Page Background

İdari İşlemde Başvuru Yollarının Gösterilmesi Yükümlülüğü

298

doğrudan

uygulanabilirliği, yasa kuralının olmaması durumuna özgü-

lenerek, konuya ilişkin bir yasa olması durumunda ortaya çıkabilecek

çeşitli olasılıklar Anayasa kuralının uygulanabilirliği sorunu altında

ele alınabilir birlikte, doğrudan uygulanabilirlik kapsamında görül-

meyebilir. Nitekim, bu olasılıklar arasında yer alan Anayasa uygun

yorum ve ihmal teknikleri,

16

ancak mevcut bir yasanın varlığı halinde

olanaklıdır.

17

Bu nedenle, Anayasa kuralının doğrudan uygulanması,

daha geniş bir kapsama sahip olan Anayasa kuralının uygulanmasının

bir alt başlığı olarak düşünülebilir.

Bu halde, konuya ilişkin yasal bir düzenlemenin yokluğu halin-

de, söz konusu Anayasa kuralının,

“açık, ayrıntılı ve kesin”

,

18

“somut”

(“kendiliklerinden doğrudan uygulanabilecek kadar net”

)

19

ve

“somut, özel,

ayrıntılı, açık ve kesin”

20

olması durumunda, doğrudan uygulanabile-

ceği kabul edilmektedir. Bununla birlikte, idari işlemin konusu bakı-

mından da bir ayrıma gidilmektedir: Açık yasa hükmünü gerektiren

16

Nitekim, anayasaya uygun yorum, normlar hiyerarşisi ve anayasanın üstünlüğü

ilkelerinin birlikte ele alınmasına dayanmaktadır:

“Normlar hiyerarşisi ilkesine göre,

üst basamaktaki norm alt basamaktakinin geçerlik nedeni (ratio scriptia) olduğundan,

somut olay nedeniyle yapılan norm kontrolünde alt normun üst norma uygunluğu

varsayımından kalkılır. Anayasanın üstünlüğü ilkesi ise, alt basamaktaki normların

anayasaya aykırı biçimde yorumlanması ve anayasanın sınırları dışında uygulanması

yolunu kapalı tuttuğu için, anayasaya uygun yorum yapılması olanağı bulunmadığı

takdirde alt normun geçersizliğinin hüküm altına alınması sürecine başvurulması gerekir”.

A. Ülkü Azrak, “İdari Yargıda Anayasaya Uygunluk Sorunu”

,

Anayasa Yargısı,

Ankara

1993, S.9, s.336.

17

Nitekim, geleneksel yasa ekranı hipotezi (écran législatif), Anayasa ile idare

yargıcı arasında varsaydığı yasa ekranı nedeniyle, bir idari işlemin, idare yargıcı

tarafından Anayasaya uygunluğunun incelenmesini reddetmesine imkan verir.

Louis Favureu,

“La constitutionnalisation du droit”

,

Mélanges en hommage à Roland

Drago,

Economica, Paris 1996, , s.33. Fakat bu, ancak ekran oluşturacak bir yasanın

varlığı halindegeçerlidir. Bununlabirlikte, yasaekranının, temel hakveözgürlükler

alanında

“giderek kalktığı”

(Azrak,

“İdari Yargıda Anayasaya Uygunluk Sorunu”,

s.339) ve yasanın temel ilkeleri belirlemeksizin, belirli tedbirleri alma konusunda

basit bir yetkilendirme yapması durumunda, Anayasaya uyma yükümlülüğünün

ortadan kalkmayacağı da ifade edilmektedir (René Chapus,

Droit administratif

général,

T.1, Montchrestien, 15.E., Paris 2001, s.33; Jacqueline Morand-Deviller,

Droit administratif,

Montchrestien, 10.E., Paris 2007, s.245). Nitekim, Fransız idare

hukukunda, özerk düzenleme yetkisi nedeniyle ve çoğu durumda, yasanın bir

ekran meydana getirmediği, zira Anayasa ile işlem arasında mevcut gerçek bir

yasanın olmadığı belirtilmektedir ve yasa ekranının kalktığı tüm bu durumlar,

“l’écran transparent”

(saydam ekran) terimi ile karşılanmaktadır. Favureu,

“La

constitutionnalisation du droit”,

s.33.

18

Akıllıoğlu,

İnsan Hakları -I- Kavram, Kaynaklar ve Koruma Sistemleri,

s.53.

19

Bülent Tanör, Türkiye’nin İnsan Hakları Sorunu, BDS Yayınları, İstanbul 1990,

s.327.

20

Lütfü Duran,

“Anayasa, Kanun ve Hakimler”,

s.274-275.