

Yargıtay Kararları
440
5237 sayılı TCY.nın 150/2. maddesinde; “Yağma suçunun konusunu
oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya
kadar indirilir” hükmü yer almakta iken, anılan hüküm, 29.06.2005 gün ve
5377 sayılı Yasanın 17. maddesi ile; “Yağma suçunun konusunu oluşturan
malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indi
rilebilir.” şeklinde değiştirilmiştir.
Maddenin ilk hali ile yağma suçlarında, konu değerin azlığı nedeniyle
yargıca, cezada indirim yapma mecburiyeti getirilmiş, daha sonra yapılan de
ğişiklikle ise bu mecburiyet kaldırılmış ve indirim yapıp yapmama konusunda
takdir yetkisi tanınmıştır.
Madde yağma suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel
almaktadır. Değer azlığı ile Yasa Koyucu tarafından neyin kastedildiği, du
raksamaları önleyecek biçimde açıklığa kavuşturulmamış, rakamsal bir sınır
landırma getirilmemiş ve fakat yargıca, yargılama konusu maddi olayla ilgili
olarak takdir ve değerlendirme yetkisi tanınmıştır. Yargıç, gasp edilen veya
gasp edilmeye kalkışılan şeyin değerinin azlığını ceza indirimi yapmakla de
ğerlendirebilecektir.
Bu nedenle, 5237 sayılı Yasanın 150/2. maddesinin uygulanmasında,
765 sayılı TCY.nın 522. maddesinde öngörülen “hafif” ya da “pek hafif” kav
ramlarıyla irtibatlı bir yoruma girilmemeli, Yargıtay’dan, anılan maddenin
uygulanması sürecindeki içtihatlarına paralel şekilde, yıllık değer ölçülerini
belirlemesi beklenmemelidir.
Yargıç, bu değerlendirmenin yanı sıra her somut olayda, olayın özellik
lerini dikkate alacak, 5237 sayılı TCY.nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere,
“işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde ceza adaletini sağlayacaktır.
Görüldüğü gibi, madde ile getirilen sistem, sadece malın değerinin objektif
ölçütlere göre belirlenerek cezadan indirim yapılmasından ibaret değildir.
Olayın özelliği her olayda değerlendirmeye konu edilecek, meydana gelen hak
sızlığa faili iten etkenler ve bu haksızlığın mağdur üzerindeki etkileri de gö
zetilerek indirim yapıp yapmama konusunda takdir kullanılacak ve maddenin
uygulanıp uygulanmamasına ilişkin gerekçe kararda gösterilecektir.
Buna karşılık maddenin uygulanmasındaki en önemli ölçüt, kuşkusuz
değer ölçüsüdür. Ölçüye konu edilmesi gereken değer ise, fiilen gasp edilen
olmayıp, eylem kastına dahil edilen olmalıdır. Bu değerin ise “indirim yapıl
masını” haklı saydıracak düzeyde az olması gerekmektedir.