

TBB Dergisi 2011 (96)
Sançar Sefer SÜER
73
yaşamışsa da, Kirchheimer’in tahmin ettiği seçmen akışkanlığı sa-
dece 70’lerin başıyla 80’lerin ortası arasında görülmüştür.
• Partilerin seçmenlere örgütlü menfaat grupları üzerinden ulaş-
tıkları varsayımını destekleyecek pek veri de yoktur. Parti elitle-
ri arasında, partiyi destekleyen menfaat gruplarından bireylerin
daha fazla yer aldığı söylenemediği gibi, örneğin, bakanların bu
gruplardan ve parti dışından devşirildiğine yönelik de çok az delil
bulunmuştur.
• Profesyonellere ve uzmanlara doğrudan partinin yönetiminde yet-
ki verilmemekte, siyasi elitler bu yetkiyi kendi ellerine almaktadır.
Kısmen profesyonelleşme gerçekleşmekteyse de, bu uzmanlar,
alınacak kararlar üzerinde tavsiyelerde bulunmakta, siyasetçiler
idareyi kendi sıkı kontrollerinde tutmaktadır.
• Çalışmada değerlendirilen 83 partiden hiçbiri tam olarak catch-
all özellikleri göstermemektedir. Ayrıca, sadece büyük partilerin
catch-all partiler olabilecekleri tezine karşın, küçük partiler de
catch-all özellikleri bakımından üst sıralarda yer alabilmektedir.
Diğer yandan, büyük ülkelerdeki partiler (Fransa, Almanya, İtal-
ya) genellikle daha fazla catch-all özelliği gösterirken, İskandinav
ülkeleri, İrlanda ve Britanya partilerinin catch-all dönüşümü daha
yavaş olmuştur.
IV. CATCH-ALL TEORİSİNİN TEORİK VE PRATİK YANSIMALARI
A. Catch-All Sonrası Teorik Yaklaşımlar
Catch-all parti, günümüz siyasi partilerine verilen genel bir isim
olmuştur. Nitekim, günümüzde aslında birbirinden farklı örgütsel,
ideolojik veya stratejik karakterde olan partilerin temelsiz olarak ben-
zer veya aynı şekilde gruplandırılması eleştirilirken,
“catch-all”
terimi-
nin bu tür yanlış kullanımlara sıklıkla maruz kaldığı, bunun sebebinin
de, terimin, daha eski klasik parti modellerine nazaran çağdaş şartlara
uyum sağlayabilecek, daha esnek bir
“bakiye kategorisi”
şeklinde de fac-
to bir statü kazanması olduğu ifade edilmiştir
75
.
Niemi, R.G., Norris, P., Thousand Oaks, California, Sage Publications, 1996, s.98-
100, 105.
75
GUNTHER/DIAMOND, s.169.