Background Image
Previous Page  280 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 280 / 465 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2011 (97)

Ersan ŞEN

279

9- Şüpheli sayısının çok olduğu soruşturmalarda, arama ve elkoyma

süreci ile başlayan ve çoğunlukla yakalama, gözaltına alma ve bazen

de davet ya da zorla getirme ile devam eden aşamalarda, şüpheli ile

müdafiin görüşebilmesi, kollukta ve savcılıkta ifadelerin alınması,

sonrasında tutuklamaya sevk edilenlerinin sorgularının yapılması

son derece zor ve zahmetli olup, şüpheli ve müdafileri bakımından

uzun süre beklemeye yol açmaktadır. Yaklaşık bir yıl soruşturma

yapıp, telefon dinleme, gizli soruşturmaya başvurma, teknik araç-

larla izleme gibi yöntemlerle tüm delil ve emarelere ulaşarak, şüp-

helinin kaçma ihtimali olmadığı halde, hala karartılacak deliller ol-

duğundan bahisle bu ibareye soyut olarak yer verilip, adli kontrol

tedbirini uygulamak yerine tutuklama tedbirine başvurmak yanlış-

tır. Şüphelinin kaçma ihtimalinin bertaraf edildiği hallerde, tutukla-

ma tedbirine başvurmak bu tedbiri amacından saptırır, bu tedbirin

ceza olarak algılanmasına, korkutucu olmasına ve bir silah olarak

kullanılmasına yol açar. Ancak uygulamada,

“projeli çalışma”

olarak

adlandırılan soruşturmalarda, suç örgütü suçunun son ana kadar iş-

lendiği ve

“operasyon”

adı altında yapılan soruşturmaların etki dere-

cesi dikkate alınarak, özellikle gözaltına alma, arama ve elkoyma ile

tutuklama tedbirlerine ve bu tedbirlerin dayanağı olarak da telefon

dinleme tedbirine istisna olmaksızın başvurulduğu görülmektedir.

10- Özel yetkili savcılıklar ve mahkemeler tarafından gerçekleştirilen

bir diğer önemli sorun da, aralarında CMK m.8, 9 ve 11 çerçevesin-

de bağlantı bulunmayan fiillerin aynı dosya üzerinden yürütülme-

sinde yaşanmaktadır. CMK m.8’de, bir kişinin birden fazla suçtan

sanık olması veya bir suçta her ne sıfatla olursa olsun birden fazla

sanık bulunması durumları ile suçun işlenmesinden sonra suçluyu

kayırma, suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme fiillerinin

bağlantılı suç olarak kabul edileceği düzenlenmiş ve CMK m.9’da

bağlantılı suçlardan herbirisi değişik mahkemelerin görevine gi-

riyor olsa da, birleştirilmek suretiyle yüksek görevli mahkemede

dava açılabileceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerin haricinde

11. maddede, davanın esasını gören mahkemenin birden çok dava

arasında bağlantı olduğunu tespit etmesi durumunda bu bağlantı-

nın 8. maddede gösterilen türden olmasa bile bu davaların birleş-

tirilebileceği kabul edilmiştir.