

TBB Dergisi 2011 (97)
İbrahim AŞIK
37
uyuşmazlıkta bir veya birkaç mahkemenin yetkili kılınması anlamına ge-
lir ki bunun kabul edilmesi doğru değildir. Bu şekilde bir yetki sözleşme-
sine izin verilmesi tarafları belirsiz bir yükümlülük altına sokmuş olur.
F. Mahkemenin belirli olması
Yetki sözleşmesiyle yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin
gösterilmesi gerekir (m.18/1). Tarafların dilediği mahkemede dava
açabileceği
105
veya davanın açıldığı anda yetkili mahkemeyi davacı-
nın belirleyeceği
106
şeklinde yapılan yetki sözleşmesi yetkili kılınan
mahkeme belirli olmadığı için geçersizdir. Zira bu durumda davalı,
davacının keyfî iradesine terk edilmiş olur
107
. Davalı kendisi için el-
verişli olmayan bir yerdeki mahkemede savunma yapmak zorunda
bırakılabilir. Savunma hakkının önceden tahmini mümkün olmayan
zorluklara maruz bırakılması ihtimalini taşıyan böyle bir yetki sözleş-
mesi kamu düzenine aykırıdır
108
.
Yetki sözleşmesiyle sadece ilk derece mahkemelerinin yetkisi belir-
lenebilir. Bölge adliye mahkemelerinin yetkisi kesin olduğundan yetki
sözleşmesiyle istinaf mahkemesinin yetkisi belirlenemez
109
. Kanunun
357. maddesinin ikinci fıkrasında bölge adliye mahkemelerinin yetkisi-
ne ilişkin yetki sözleşmesi yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir. Ancak
kanunun ilk derece mahkemelerine ilişkin yetki sözleşmesi yapılmasına
izin verdiği durumlarda, taraflar yaptıkları yetki sözleşmesiyle dolay-
lı olarak bölge adliye mahkemesinin de yetkisini belirlemiş olacaklar-
dır
110
. Bir başka ifadeyle taraflar, doğrudan bölge adliye mahkemesinin
yetkisini sözleşmeyle belirleyemezler; ancak yetki sözleşmesiyle yetkili
105
Postacıoğlu, s.161; Kuru, C:I, s.563; Bilge/Önen, s.202; Kuru/Arslan/Yılmaz,
s.160-161; Üstündağ, s.217; Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s.130; Kalpsüz, s.78; Ana-
ral, s.123.
106
Stein/Jonas, s.693; Rosenberg/Schwab/Gottwald, s.185.
107
Alman hukukunda tacirler ve kamu tüzel kişileri dışındaki kişilerin yapacağı
yetki sözleşmesinin geçerliliği için yetkili sözleşmesinin açık bir şekilde yapılmış
olması aranmaktadır (ZPO 38/III). Yetki sözleşmesinin açık bir şekilde gerçekleş-
tirilecek olması, yazılı anlaşmada mahkemelerin yetkisine ilişkin kuralın açık ve
tecrübesizler için dahi yanlış anlaşılmayacak kelimeler içermesi ve kararlaştırılan
mahkemenin belirtilmesi anlamına gelmektedir. Birbiri ile uyumlu atıflar bunun
için yeterli değildir (Stein/Jonas, s.685).
108
Postacıoğlu, s.161; Kalpsüz, s.79.
109
Alman hukukunda da sadece ilk derece mahkemelerinin yetkisinin
belirlenebileceği, üst derece mahkemelerinin yetkisinin yetki sözleşmesiyle
belirlenemeyeceği kabul edilmektedir. Stein/Jonas, s.669.
110
Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s.602.