Background Image
Previous Page  39 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 39 / 465 Next Page
Page Background

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na Göre Yetki Sözleşmesi

38

ilk derece mahkemesini belirlemekle dolaylı olarak bölge adliye mah-

kemesinin de yetkisini belirlemiş olacaklardır. Çünkü, hangi bölge ad-

liye mahkemesinin yetkili olduğu ilk derece mahkemesinin yetkisine

göre belirlenmektedir. Özellikle sözleşmede aksi belirtilmedikçe, yetki

sözleşmesiyle belirlenen mahkemenin yetkisinin münhasır yetki oldu-

ğu düşünülürse, taraflar bölge adliye mahkemesinin yetkisini daha ko-

lay bir şekilde belirleme imkânına sahip olacaklardır.

Belirli olmak şartıyla taraflar yetki sözleşmesinde birden fazla

mahkemeyi yetkili kılabilirler (m.18/2)

111

. Ancak birden fazla mahke-

me belirlenmesi hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğurmama-

lıdır. Yetki sözleşmesi, adeta taraflardan birisinin istediği yerde dava

açabilmesi sonucunu doğuran, onlarca mahkemenin yetkili kılınması

şeklinde olmamalıdır

112

.

Birden çok mahkemenin yetkilendirilmesi durumunda taraflardan

birisine, mahkemelerden birini seçme hakkının bırakılmasının müm-

kün olduğu belirtilmiştir. Seçim hakkının davalıda olması halinde,

davacı, davalıdan dava açmadan makul bir süre önce seçim hakkını

kullanmasını isteyebilecektir

113

. Buna karşılık seçim hakkını tek tarafa

veren yetki sözleşmesinin geçersiz olduğu da belirtilmiştir. Bu fikre

göre, yetki sözleşmesiyle belirlenen mahkemede dava açma imkânı iki

taraf için de geçerlidir. Bu imkânı tek tarafa veren sözleşme yapıla-

maz

114

. Kanaatimizce yetki sözleşmesi yapmakla her iki taraf da yetki

sözleşmesinde belirtilen mahkemelerden birinde dava açma, yetkili

mahkemelerden birini seçme imkânına sahip olacaktır. Sözleşmede

aksi belirtilmediği müddetçe seçim hakkı davacıdadır. Ancak sözleş-

meyle seçim hakkının taraflardan birisine bırakılmasının mümkün ol-

duğunu düşünüyoruz. Özellikle de bizim hukukumuz açısından sade-

ce tacir veya kamu tüzel kişileri yetki sözleşmesi yapabileceklerinden

ve bu kişiler sözleşme hükümlerinin kendileri için getirdiği sonuçları

daha iyi anlayabileceklerinden bunun mümkün olması gerekir.

111

HUMK döneminde tarafların yetki sözleşmesiyle birden fazla mahkemenin

yetkisini kararlaştırıp kararlaştıramayacağı tartışmalıydı (HUMK m.22). Bu

konuda bkz.: Pekcanıtez/Atalay/Özekes, 9.Bası, s.131; Kuru/Arslan/Yılmaz,

21.Baskı, s.181; Alangoya/Yıldırım/Deren-Yıldırım, s.107; Bolayır, s.155.

112

Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s.130.

113

Stein/Jonas, s.693.

114

Thomas/Putzo, s.73.