

TBB Dergisi 2012 (98)
AİHM Türkiye Raporu
455
26. Daha spesifik olarak, AİHM Türk hukuk sisteminin davaları hız-
landıracak ya da davacılara, örneğin gecikmeler için tazminat
almak ya da ilk derece mahkemesi üzerinde yargılamayı hızlan-
dıracak bir denetleme yetkisine sahip bir yetkiliye ulaşmak gibi
uygun telafi imkânları sunan herhangi bir hukuk yolu sağlamadı-
ğını gözlemlemiştir. 2009’da AİHM öncü niteliğindeki bir karar-
da
20
, en uygun telafi şeklinin, iç hukukta böyle bir yol oluşturarak
Türk ulusal hukukunu Sözleşme’nin 13. maddesiyle uyumlu hale
getirmek olduğu değerlendirmesinde bulunmuştur. Bu nedenle
Komiser, Türk makamlarını, davaların aşırı uzunluğu için mev-
zuat ve/veya içtihat yoluyla, esas dava sonuçlanmadan devreye
girebilecek etkili bir hukuk yolu güvencesi sağlamaya acilen davet
etmektedir.
I. b. Tutukluluğa çok sık başvurulması ve aşırı uzun tutukluluk
süreleri
27. Komiser, Bakanlar Komitesi’nin tutukluluk hakkında, tutuklu-
luğun her zaman istisnai ve gerekçeli olması gerektiğini bildiren
Rec(2006)13 sayılı Tavsiye Kararı’nı
21
hatırlatır. Suçu mahkeme ta-
rafından tespit edilmemiş kişileri tutuklamanın tek gerekçesinin,
soruşturmaların etkin bir şekilde yürütülmesini sağlamak (mev-
cut bütün delilleri güvence altına almak, hileli anlaşmaları ve ta-
nıklara müdahaleyi engellemek) ya da adaletten kaçmayı engel-
lemek olabileceğini akıldan çıkarmamak ve masumiyet karinesi
ilkesini korumak son derece önemlidir. Daha az kısıtlayıcı alter-
natif önlemlerin (adli kontrol, kefaletle salıverme ya da yurt dışına
20
Daneshpayeh -Türkiye,
16 Temmuz 2009 tarihli karar. Bu tür “yumuşak talimatlar”
Avrupa insan Hakları Mahkemesi’nin verdiği yarı pilot uygulama nitelikli karar-
ların bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu tür pilot uygulama niteliğindeki ilk ka-
rar 2004 yılında
Broniovvski-Polonya
davasında verilmiştir. Avrupa insan Hakları
Mahkemesi, yarı pilot uygulama niteliğindeki kararlarlarından farklı olarak pilot
uygulama niteliğindeki kararlarında, bu kararların operatif hükümler bölümün-
de söz konusu kararın uygulanması (ve ihlalin tekrarlanmasından kaçınmak) için
muhatap ülkenin, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin gözetiminde uygula-
makla yükümlü olduğu genel tedbirleri belirtmektedir.
21
Bakanlar Komitesi’nin, tutukluluğa başvurulması, bunun koşulları ve istismara
karşı getirilen güvence hükümleri konulu, üye devletlere yönelik Rec(2006)13 Sa-
yılı Tavsiye Kararı.