Background Image
Previous Page  62 / 477 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 62 / 477 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (100)

Mine KAYA

61

Aydınlatma yükümlülüğünün en fazla irdelendiği ve yargı ka-

rarlarında tartışıldığı

51

ülkelerden biri Amerika Birleşik Devletleri’dir.

Amerikan hukukunda aydınlatılmış rıza kendi geleceğini belirleme

hakkı içerisinde değerlendirilir. Kendi geleceğini belirleme hakkının

temelinde, kişinin kendi bedeninin efendisi olarak görülmesi yatar.

52

Bu nedenle, kendi geleceğini belirleme hakkı ve aydınlatılmış rıza

doktrininin gelişmesinde Amerikan hukukunun payı yadsınamaz.

Makalemizde, Amerikan yargı kararlarına ve örnek davalara yer ve-

rilerek, aydınlatma yükümlülüğüne ilişkin yargı deneyimlerinin çeşit-

lendirilmesi amaçlanmıştır.

Amerikan hukukunda, hekimlerin aydınlatma yükümlülüğünün

tartışıldığı en eski ve örnek dava 1905’te görülen Mohr – Williams

davasıdır.

53

Davaya konu olan olayda, davacı hasta sağ kulağında ya-

pılacak cerrahi müdahaleye rıza göstermiş, ancak davalı hekim mü-

dahale sırasında sağ kulaktan çok sol kulağın tedaviye gereksinim

duyduğunu fark ederek müdahaleyi sol kulak üzerinde gerçekleştir-

miştir. Müdahale başarılı olmuşsa da, davacı hasta sol kulakta mü-

dahaleye ihtiyaç olduğu konusunda bilgilendirilmediğini ve sadece

sağ kulak üzerinde müdahale için izin verdiğini ileri sürerek dava

açmıştır. Mahkeme sol kulak ameliyatı konusunda hasta aydınlatıl-

madığından ve rızası alınmadığından aydınlatma yükümlülüğünün

ihlal edildiğini ve hastanın bedensel bütünlüğüne saldırıldığını ka-

bul etmiştir.

54

çilecek üç kişilik bilirkişi heyetinden önceki bilirkişi raporları incelettirilmek ve gerekirse

hasta üzerinde muayene yaptırılmak suretiyle rapor alınmasından, hastadaki mevcut diş

eti hastalığının tedavi edilmeden, o hâli ile protez işleminin yapılmasının uygun olup ol-

madığının tesbitinden ve ayrıca, BK’nın 357/son maddesine uygun yapılmış bir ikaz var

ise, bu hususun kanıtlanması için davalı tarafa bu imkânın sağlanmasından ve hâsıl olacak

sonuca göre bir hüküm kurulmasından ibarettir.”

51

Bu davaların sayısının çok olması,hastanın aydınlatılmış rızanın alınmasının

ihlal edildiği savunmasında bulunulması halinde, davanın juri tarafından

görülmesinin garanti olmasıdır.(Boland,Gary.L., The Doctrine of Lack of Consent

and Lack of Informed Consent in Medical Procedure in Louisiana”,

Louisiana Law

Review-September-1984(Westlaw.com-10.04.2011).

52

Moldoff,W.M.,

“Malpractce: Physician’s Duty to Inform Patient of Nature and Hazard

of Disease or Treatment”

,

American Law Report ALR2d,s.22(

westlaw.com

-10.04.2011).

53

Boland, s.2.

54

Naklen: Bolland, s.2.