

TBB Dergisi 2012 (102)
Mustafa ÜNLÜTEPE
203
TMK m. 851 hükmünde, alacak miktarının belirli olmaması ha-
linde, alacaklının bütün taleplerini karşılayacak şekilde, taşınmazın
teminat altına alacağı üst sınırın, taraflarca belirtileceği öngörülmüş-
tür. Buna göre, üst sınır ipoteğinin kurulmasında, teminat sağladığı en
yüksek sınır belirlenerek tapu kütüğüne tescil edilir
109
. En yüksek sını-
rın tescil edilmesi, belirlilik ilkesinin gerçekleşmesine ve bu anlamda,
ileride taşınmaz üzerinde hak sahibi olacak kimselerin korunmasına
hizmet eder
110
.
Belirlilik ilkesi kapsamında, alacağın dayandığı hukuki sebebin,
ipotek sözleşmesinde gösterilmesi anapara ipoteği bakımından aran-
mazken; üst sınır ipoteğinde, taraflar arasındaki her türlü hukuki iliş-
kiden doğan borcun ipoteğin kapsamına dâhil edilebilecek olması ve
bunun kişilik hakkına aykırılığa sebebiyet verebilecek olması nedeniy-
le, hukuki sebebin gösterilmesi gerektiği haklı olarak benimsenmekte-
dir
111
. Örnek olarak banka ile yapılmış bir genel kredi sözleşmesi neti-
cesinde, tescil edilen üst sınır ipoteğine ilişkin sözleşmede, taşınmazın
ileride taraflar arasında kurulacak ilişkiler için de teminat sağlanması
yoluna gidilmektedir. Nitekim söz konusu kredi sözleşmesinin ardın-
dan başkaca kredi, mevduat, çek ve kredi kartı sözleşmesi gibi iliş-
109 Oğuzman, Seliçi, Oktay-Özdemir, s. 720-721; Köprülü, Kaneti, s. 284, 287; Esener,
Güven, s. 433-434, 455; Akipek, Akıntürk, s. 757, 760; Atilla Altop, s. 12-13; Helva-
cı, İpotek Hakkı, s. 141 vd. ; Kuntalp, İpotek, s. 16 vd. ; Ertaş, s. 525, 548; Erman,
s. 161-162, 168; Karahasan, Eşya Hukuku, s. 206-207; Sarı, s. 966; Karahacıoğlu,
Doğrusöz, Altın, s. 145; Şener, s. 29 vd. ; Karahacıoğlu, Doğrusöz, Altın, s. 155.
110 Sarı, s. 966; Gülekli, s. 93; Günel, s. 249; Altay, Eskiocak, s. 33;
“… şayet düzenlenen
ipotek üst sınır (=maksimal) ipoteği ise, ipotek veren üçüncü kişi veya haleflerinin te-
merrüdü veya şahsi sorumlulukları bahis konusu dolmayıp, ipotekli taşınmaz borç altına
girdiğinden ipotekli taşınmaz maliki akit tablosunda belirtilen tutarı ödeyerek veya dava
konusu olayda olduğu gibi depo ederek ipoteğin fekkini isteyebilecek ve yerleşmiş Yargıtay
İçtihatları gereğince de böyle bir istemin kabulü gerekecektir… Yasa koyucuyu böyle bir
düzenlemeye (MK. 766) iten neden de böyle bir ipotek ileride vücut bulacak veya vücut
bulması muhtemel bir alacağın teminatı için tesis edildiğinden bu belirsizlikten taşınmaz
sahibini korumaktır. Aksi halde, yeni düzenlenen ipotek bir ana para (=resülmal) ipoteği
ise ipotekli taşınmaz maliki bu takdirde ipotek akit tablosunda belirtilen ana alacaktan
başka MK. nun 790 ıncı maddesi uyarınca takip giderleri ile faiz ve diğer fer’lerini de
ödeyerek ipoteğin fekki talebinde bulunabilecektir…”
Yargıtay 11. HD, E. 1991/6839, K.
1992/7445, T. 5. 6. 1992; Kazancı İçtihat Bankası.
111 Köprülü, Kaneti, s. 302; Akipek, Akıntürk, s. 756-757; Oğuzman, Seliçi, Oktay-Öz-
demir, s. 767; Esener, Güven, s. 455; Sarı, s. 981-982; Şener, s. 104; İpoteğin ileride
doğması muhtemel bulunan bir alacak için tesis edilmiş olması halinde de hukuki
sebebin gösterilmesinin zorunlu olmadığı görüşü için bkz. Davran, s. 46; Gürsoy,
Eren, Cansel, s. 1023; Ertaş, s. 534; Kuntalp, İpotek, s. 9-10, 20, dn. 65; Acar, Uyar-
lama, s. 483; Gülekli, s. 79.