

TBB Dergisi 2012 (102)
Halis YAŞAR
297
borcunu içerdikleri için resmi biçimde MK. (Yeni 706 ve Eski 634. mad. ) B.
K. 213. Noterlik Kanunun 60. ve Tapu Kanunu’nun 26. maddesi gereği no-
terden düzenlenme biçiminde yapılmadıkça geçerlilik kazanamazlar. (BK. 11/2
mad. ) Edimlerin ifasında taraflardan birinin sözleşmenin şeklen geçersizliği
ileri sürmesi iyi niyetle bağdaşmaz. (M. K. 2. mad. )”(
Yargıtay 15. Hukuk
Dairesi’nin 25. 02. 1991 gün, 1990/3882 Esas ve 1991/851 sayılı kararı)
12
Ancak bu kural mutlak değildir. Çünkü çalışmamızda yukarıda
da değindiğimiz gibi Medeni Kanun’un 2. maddesindeki dürüstlük ve
iyi niyet kuralı genel bir hukuk kuralıdır. Bu kural evrensel bir hukuk
kuralı olup katalizör hükümlerdendir. Adalete rengini ve kokusunu
veren hükümlerdendir. Adeta her uyuşmazlık bu hükmü bünyesinde
zorunlu olarak taşır. Özellik ile geçerli şekil şartlarına riayet etmeden
sözleşme edimleri yerine getirildikten sonra işin resmiyete dökülme
safahatında taraflardan birinin şekil şartlarının eksikliğini ileri sürme-
si şeklinde tamamen sosyal yaşamı, ticari yaşamı alt üst eden vakıa-
lar ortaya çıkmaya ve insanlar mağdur olmaya başlanınca konu yar-
gısal pratik konusu olmuş Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel
Kurulu’na taşınmış ve söz konusu kurul 30. 09. 1988 gün, 1987/2 Esas
ve 1988/2 sayılı kararı ile şu neticeye varmıştır.
“ Tapuda kayıtlı bir ta-
şınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü bi-
çim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye
dayanılarak açılan cebri tescil davasının kural olarak kabul edilmeyeceğine,
bununla birlikte Kat Mülkiyeti Kanunu’na tabi olmak üzere yapımına başla-
nılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olma-
dan, tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını
eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik
gibi kullanmasına rağmen, satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması
hallerinde, olayın özelliğine göre hakimin M. K. 2. maddesini gözeterek açılan
tescil davasını kabul edebileceğine karar verilmiştir. ”
13
Söz konusu içtihadı birleştirme kararı Yargıtay’ın yerleşik görüşü
haline gelmiştir. Yargıtay şu kararları ile istikrarlı uygulamasını sür-
dürmektedir.
12
KOSTAKOĞLU Cengiz İçtihatlı İnşaat Hukuku ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi
sh. 74
13
KOSTAKOĞLU Cengiz İçtihatlı İnşaat Hukuku ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi
sh. 1181-1189