Background Image
Previous Page  306 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 306 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (102)

Halis YAŞAR

305

değildir. Bütün bu açıklamalardan görüleceği üzere, Arsa payı devri karşılığı

inşaat yapım sözleşmesinin yüklenicisi olan taraf, sözleşmede yasaklanmamış

ise teslim borcunu (BK. 364) arsa sahibine karşı kazanacağı kişisel hakkını

(bağımsız bölüm tapusunun devri)arsa sahibi ile mevcut sözleşmesine daya-

narak doğrudan ondan isteyebileceği gibi Borçlar Kanunu’nun 162. . maddesi

hükmünde yararlanarak, arsa sahibinin rızası da gerekmeden üçüncü kişilere

yazılı olmak kaydı (B. K. 163. m. ) ile devir ve temlik edebilir. Yüklenicinin

kişisel hakkını temellük eden üçüncü kişi de alacağın temliki hükümlerinden

yararlanarak bu hakkını arsa sahibine karşı iler sürebilir. Zira alacağı devir

alan kişi evvelki alacaklının yerine geçer. Borçludan ifayı istemek gerektiğin-

de de borçluyu ifaya zorlamak artık onun hakkı olur. Fakat temlik alanın ifa

talebine muhatap olan borçlu (arsa sahibi) bu talebe hemen uymak zorunda

değildir. Devralan yeni alacaklı (davacı üçüncü kişi) temlik işlemini ve ken-

disinin yeni alacaklı sıfatını ispat etmiş olsa bile borçlunun (arsa sahibi) ona

karşı bir takım itiraz ve def’ ilerde bulunma imkânı vardır. Gerçekten Borçlar

Kanunu’nun 167. maddesi hükmüne göre borçlu temlike vakıf olduğu zaman

temlik edene karşı (yüklenici karşı) haiz olduğu defi’leri temellük edene karşı

(davacıya karşı) dahi dermeyan edebilir. Buna göre temliki öğrenen borçlu,

temlik olmasaydı önceki alacaklıya (yükleniciye) karşı ne tür defiler ileri süre-

bilecekse aynı defiler yeni alacaklıya (temlik alan üçüncü kişiye) karşı da ileri

sürebilir hale gelir. Bir bakıma denilebilir ki temlik sözleşmesinin öğrenildiği

ana kadar temlik sözleşmesinin dışında olan ve işlemin tarafı olmayan arsa

sahibi temlik işleminde haberdar olunca temlik işleminin tarafı olur. ve Arsa

payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan haklarını ona

karşı (üçüncü kişiye) ileri sürer hale gelir. Ve ifa isteğini reddedebilir. Başka

bir anlatım ile söylemek gerekirse yüklenicinin yapıdan el çektiği tarihten son-

ra yüklenicinin yapması gereken işler temlik alan üçüncü kişi tarafından yeri-

ne getirilmeden veya o işin bedeli arsa sahibine ödenmeden temlik alan üçün-

cü kişinin ifa talebinden bulunmasına olanak yoktur. Diğer yandan, temlik

alan üçüncü kişi ifa talebinden bulunmuşsa yüklenicinin bütün borçlarından

sorumlu olacağından, burada arsa payı onarından değil yüklenicinin bütün

borçlarından dolayı sorumludur. Saptanacak eksik ve ayıplı illerin bedeli tem-

lik alan üçüncü kişiye depo ettirildikten sonra istemi hakkında olumlu karar

vermek gerekecektir

.

”(Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin 29. 11. 2007 gün,

2007/13130 Esas ve 2007/15128 sayılı kararı)

24

24

Yargıtay Kararları Dergisi Cilt:37, Sayı:4 Yıl:2011 sh: 666–669