

TBB Dergisi 2013 (105)
Mine KASAPOĞLU TURHAN
113
herhangi bir ilişki kurulması, görev kusurunun varlığının kabulü için
yeterli görülebilmektedir.
Ancak Uyuşmazlık Mahkemesi’nin başka bir kararında ise, kamu
görevlisinin kişisel kusurundan dolayı, kamu görevlisine karşı adli
yargıda dava açılması uygun görülmüştür:
“
Davacı, hakkında haksız ve mesnetsiz şikayette bulunması nedeniyle iş-
ten çıkarılmasına sebebiyet verdiğini ileri sürdüğü okul müdür vekili Sadık
Çetinkaya aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açmıştır.
... Buna göre, kural olarak, kamu görevlisinin görev ve yetkilerini kul-
landığı sırada doğan zararın giderilmesi istemiyle, görev kusurunu kapsayan
hizmet kusuru esasına dayanılarak, ancak idare aleyhine dava açılabilecek;
yargı yerince tazminle yükümlü tutulması halinde idare, kanununun göster-
diği şekil ve şartlara uygun olarak, sorumlu personeline rücu edebilecektir.
Buna karşılık, kamu görevlisinin görev ve yetkilerinden, resmi sıfatından
ayrılabilen; başka bir anlatımla, suç biçimine dönüşerek idari olma niteliğini
yitiren eylem ve işlemlerinin, yukarıda belirtilen Anayasal korumanın dışında
kaldığını ve dolayısıyla, doğrudan doğruya kamu görevlisine karşı şahsi ku-
suruna dayanılarak adli yargı yerinde tazminat davası açılabilme olanağının
bulunduğunu belirtmek gerekir.
Olayımızda, gerek adli gerekse idari yargı yerlerinde, tazminatın konusu-
nu oluşturan zararın kamu görevlisinin kasta varan şahsi kusurundan doğ-
duğu iddiasıyla ve doğrudan doğruya kamu görevlisine karşı dava açıldığı;
öte yandan, idarenin sorumluluğunu gerektiren bir görev ya da hizmet kusu-
rundan sözedilmediği gibi, idareye karşı dava açılmamakla idari yargı yerin-
ce idarenin sorumluluğunun saptanmasına ve tazminle yükümlü tutulması
halinde de idarece sorumlu personele rücu edilebilmesine olanak bulunmadığı
görülmektedir.
Belirtilen duruma göre, şahsi kusuruna dayanılarak doğrudan doğruya
kamu görevlisi aleyhine açılan tazminat davasının, özel hukuk hükümleri çer-
çevesinde görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu açıktır”.
36
Doktrinde de görev kusuru farklı şekillerde tanımlanmaktadır.
Duran’a göre, görev kusuru, personelin hizmetten ayrılamayan kişisel
36
Uyuşmazlık Mahkemesi, Hukuk Bölümü, E.2003/31, K.2003/37, 16.06.2003