

Mükellefe İadesi Gereken Vergilerde Faiz Uygulanması
218
Kanaatimce vergi kanunları uyarınca iadesi gereken vergilerde
faizin işlemeye başlamasında, bilgi ve belgelerin tamamlandığı tarih
değil, idareye müracaat tarihi esas alınmalıdır. Bunu, tamamlanması
gereken bilgi ve belgelerin tamamlandığı tarihe bağlamak, önceki dö-
nemde de ileri sürülen eleştirilerdeki sakıncalara yol açacaktır. Bu hu-
susta idarenin yetkili olması da hukukî güvenliği zedeleyen bir unsur
olarak ortaya çıkmaktadır.
Devlete belli bir süre tanınması düşünülebilir ama bu sürenin mü-
kellef tarafından tamamlanması gereken bilgi ve belgelerin tamamlan-
masından itibaren üç ay olması kanaatimce, kamu yararıyla mükellef
yararı arasında olması gereken adil dengeye aykırılık oluşturmakta-
dır. Bu sürenin kısaltılması hukuk devleti açısından bir zorunluluktur.
VII. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ
Mükelleften fazla veya yersiz alınan vergilerin mükellefe iade-
sine ilişkin düzenleme, devletin tahakkukun gecikmesi dolayısıyla
mükelleften olan alacağına gecikme faizi uygulamasına ilişkin düzen-
lemeden yaklaşık 13 sene sonra yürürlüğe girmiştir. Sırf bu gecikme
sebebiyle bile, kamu yararıyla mükellef yararı arasında olması gere-
ken adil dengeye riayet edilmediği görülmektedir. Oysa bir hukuk
devletinde kişilerin hukukî güvenlik içinde olabilmeleri ve idarî işlem
veya eylemler neticesinde zarara uğramaları halinde bunun gideri-
leceğine emin olmaları gerekir. Aksi yöndeki yaklaşımlar ve uygu-
lamalar mükelleflerin devlete olan güvenini sarsabileceği gibi, vergi
uygulamasının başarıya ulaşmasındaki en önemli engellerden birini
teşkil edecektir.
Mükellefe iade edilecek vergiler için yapılan düzenleme ilk ola-
rak 1999 yılında yürürlüğe girmiştir. Ancak bu ilk halinde, bünyesin-
de önemli sorunları barındırmaktadır. Getirilen hüküm, mükelleflerin
uğradıkları zararın ancak bir kısmını telafi etmeye yönelik bir düzenle-
meyi ihtiva etmektedir. O haliyle getirilen müessese ancak iadede ge-
cikme dolayısıyla mükellefe ödenecek faizi düzenlemektedir. Mükel-
leflerin tamamlanması gereken bilgi ve belgeleri tamamlamalarından
sonra, iade etmek için vergi idaresine üç aylık bir imkân tanınmakta-
dır. Verginin bu üç ay içinde iade edilememesi halinde bu üç aydan
sonra yani, iadedeki gecikme dolayısıyla faiz ödenmesi gündeme gel-