

TBB Dergisi 2014 (115)
Çağrı YÜCEL
111
da aynı görüşte olup, vergi müdürlükleri tarafından bu taleplerin red-
di halinde ret işleminin iptali için mutlaka dava açılmalı ve bu talebi
açık kanun hükmüne rağmen yerine getirmeyen kişiler hakkında suç
duyurusunda bulunulmalıdır.
Avukatın delil toplama hakkının önündeki üçüncü engel Avukat-
lık Kanunu’nun 2. maddesinin III. fıkrasının yeterince bilinmemesidir.
Önemle belirtmek gerekir ki, sadece bilgi ve belge sağlamakla yüküm-
lü olanlar bakımından değil, avukatlar bakımından da bilinmezlik
veya az bilinirlik söz konusudur. Ülkemizde avukatlığın en önemli
sorunlarından birisi, avukatlar arasında Avukatlık Kanunu’nun belki
de en az bilinen kanun olmasıdır. Bu sorunun doğal sonucu, bu te-
mel hakkın dikkate alınmamasıdır. Öte yandan bilgi ve belge sağlama
yükümlülüğüne sahip kişilere başvurulduğunda da kişiler bilgisizlik
sebebiyle buna mesafeli yaklaşmaktadır. Kanaatimizce bu engelin or-
tadan kaldırılması için hakkın kapsamıyla ilgili olarak avukatlar ve
stajyer avukatlar eğitime tâbi tutulmalı, özellikle kamu kuruluşları
yetkilileri ayrıntılı bir şekilde bilgilendirilmelidir.
Avukatın delil toplama hakkının önündeki dördüncü engel Ada-
let Bakanlığı’nın bakış açısıdır. Adalet Bakanlığı’nın 20.12.2006 tarihli
26029 sayılı görüş yazısında aynen “...1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun
2. maddesinde yapılan değişikliğim avukatlar lehine sınırsız bir ser-
besti tanımadığının dikkate alınarak uygulama yapılması gerektiği
düşünülmektedir...” denilmektedir
23
. Bu görüş yazısına ilişkin aşağıda
ayrıntılı inceleme yapılacağından
24
, burada sadece bu bakışı belirtmek
yeterli olacaktır.
Avukatın delil toplama hakkının önündeki beşinci engel yargı ka-
rarlarıdır. Bir yargı kararının engel olarak görünmesi çok hoş olmasa
da, bu kararın hukuka aykırı olması ve kanun tarafından verilmiş bir
ceğinin belirtildiği, buna karşın vekil israfından davacı adına açılan davanın ehli-
yet yönünden reddi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir…
temyiz isteminin reddine...” denilerek, vergi mahremiyetinin avukatın delil topla-
ma hakkının önünde bir engel olarak değerlendirilemeyeceği açıkça belirtilmiştir
(SMİP).
23
Adalet Bakanlığı 20.12.2006, 26029 sayılı görüş yazısı. Görüş yazısı için bkz. Ağar
/ Bahadır, s.391. Aslında söz konusu görüş yazısı, avukatın dosya inceleme hak-
kına ilişkin bir yazı olup, avukatın dosya inceleme hakkı başlığı altında ayrıntılı
olarak incelenecektir.
24
Bkz. aşa.