

Danıştay Kararları Işığında Vergi Hukukunda İktisadi, Ticari ve Teknik İcaplar
258
Şekli ödevler bakımından mükellefe düşen tüm işlemlerini kanu-
nen tanımlanan defterlere usulüne uygun bir şekilde kaydetmektir.
Bu yükümlülüğü yerine getiren mükellefler bakımından ayrıca mutat
ve normal olanı kanıtlama söz konusu olamaz. Ancak Danıştay’a göre
ticari işlemlerin kanuni defter ve belgeler dışında kanunda öngörül-
meyen gayri resmi defterlere kaydedilmesi halinde, bu kayıtların vergi
matrahını azaltacak nitelikte olmadığının ispatı bunu iddia eden mü-
kellefe ait olacaktır.
36
Bazı durumlarda Danıştay, belgelerin ve defter kayıtlarının vergi
kanunlarında ve kanunların vermiş olduğu yetkiye dayanılarak yü-
rürlüğe konulan idari düzenlemelerde öngörülen biçimsel kurallara
uygun bulunmasını, belgelerin temsil ettiği vergiyi doğuran olayla
ilgili diğer biçimsel işlemlerin noksansız yerine getirilmiş olmasını
yeterli görmemektedir. Düzenlenen belgeler ve bu bilgilere dayanı-
larak gerçekleştirilen defter kayıtları vergilendirmeye esas alınmak
için yeterli değildir. (Örneğin, mükellefiyet tesisi, belge bastırma izni
alınması, sevk irsaliyesi düzenlenmesi, çek verilmesi, borsa tescili gibi
işlemlerin yapılması gibi işlemler) Ayrıca söz konusu biçimsel işlemle-
rin, vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyeti ile uyumlu olması zorun-
ludur.
37
Örneğin Danıştay, faturaları bir bütün olarak ele almayı tercih
etmektedir. Danıştay’a göre, bir cilt faturadan 35’incisinin düzenlen-
miş olması diğer 50 faturanın düzenlendiği anlamına gelmez ise de,
geriye doğru 34 adedinin düzenlendiğinin kabul edilmesini gerektirir.
Dolayısıyla 35 adet fatura düzenlediği anlaşılan davacının bu cildin
tamamını kullanmadığına ilişkin iddiasının ispat külfeti kendisine
düşmektedir.
38
Bununla birlikte vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyeti her za-
man kümülatif bir değerlendirme ile tespit edilmemelidir. Danıştay’ın
bu konuda yukarıda değinilenden farklı bir kararı da mevcuttur. Dava
konusu olayda, vergi idaresince mükellefin defterlerinde kayıtlı bulu-
nan 55 adet faturanın hepsinin aslı ile suretlerinin farklı düzenlendiği
kabul edilip cezalı tarhiyat yapılmıştır. Ancak sonradan yapılan ince-
lemede sadece 6 adet faturanın aslı ve dipkoçanlarının farklı olarak
36
Dnş. VDD., E. 2000/169, K. 2000/351, T. 27.10.2000.
37
Dnş. 3. D., E. 2006/30, K. 2006/2284, T. 26.09.2006.
38
Dnş. 3. D., E. 1991/3095, K. 1992/512, T. 11.02.1992.