

Danıştay Kararları Işığında Vergi Hukukunda İktisadi, Ticari ve Teknik İcaplar
262
kararlaştırılmıştır. Bu durum ticari icaplara uygundur. Ancak vergiyi
doğuran olayın tespiti için sözleşme uyarınca karşı tarafa ödenmesi
gereken kısmının teslim edildiğinin ve bunun satıldığının somut ola-
rak tespiti zorunludur. Dava konusu tarhiyat, kiracı şirket nezdinde
çalışan iki şahsın ifadesine dayandırılmıştır. Ancak Danıştay bunu
yeterli görmemiştir. Danıştay’a göre aynen ödemeye ilişkin teslimin
yapıldığı ve söz konusu aynın davacı tarafından satıldığı varsayılarak
uygulanan tarhiyatın kaldırılmasında hukuka aykırılık yoktur.
50
Dola-
yısıyla bu olayda vergi idaresinin sözleşmenin ayın olarak ödenmesi
gereken kısmını ticari icaplara aykırılık iddiası ile tartışması mümkün
değildir. Vergilendirme için teslim ve satım işlemlerinin gerçekleşmiş
olması gereklidir.
Diğer bir uyuşmazlıkta sözleşmenin feshine ilişkin bir şartın is-
pat yükünü nasıl değiştireceği hüküm altına alınmaktadır. Danıştay’a
göre POS cihazının işletmelere tahsis amacı, işletmenin sunduğu işlem
bedellerinin bankadan nakden tahsiline olanak sağlamaktır. Cihazın
başka amaçla kullanılması banka ile işletme arasındaki sözleşmenin
feshini gerektiren bir nedendir. Kredi kartı ve POS cihazı aracılığıyla
yapılan işlemlerin tümünün, kendisine POS cihazı tahsis edilen ticari,
sınai, mesleki kazanç sahipleri ve diğer hizmet işletmelerinin işletme
faaliyetinin konusunu oluşturan emtia ve hizmet teslimlerine ait olma-
sı, iktisadi, ticari ve teknik gereklere uygun düşen durumdur. Bu duru-
mun aksinin iddia olunması halinde ispat yükü iddia sahibine aittir.
51
Tapu müdürlüğünde yapılan satışlarda satışın mutat olmayan bir
yolla gerçekleşmesi durumunda geçerliliği bunu iddia eden mükellef-
çe ispat edilmelidir. Zira bu satışlarda satış bedeli ortadadır ve satışa
konu belgelerin sahteliği, gayrimenkullerin bu belgede yazılı bedelin
dışında bir fiyatla satıldığı ya da tapuda yapılan satış işleminin satışı
yapan kişi yönünden gerçeği yansıtmadığı iddia ediliyorsa bunu iddia
eden tarafın ispatlaması gerekir. Mükellef, tarhiyata konu teşkil eden
tarlanın tapu kayıtlarında üzerinde görünmesine rağmen gerçekte
kardeşi ve yurt dışında bulunan iki kişiyle birlikte ortak alındığını,
hisse devri tapuda başka türlü gösterilemediğinden parselasyon işle-
50
Dnş. VDD., E. 1998/380, K. 1999/316, T. 14.05.1999.
51
Dnş. VDD., E. 2007/330, K. 2008/727, T. 21.11.2008; Dnş. VDDGK., E. 2008/371, K.
2010/182, T. 16.04.2010; Dnş. VDDGK., E. 2009/204, K. 2010/177, T. 16.04.2010.