

TBB Dergisi 2014 (115)
Mustafa GÖKSU
291
Calderbank
önerileri, yukarıda mahkemeye depo usulünde bahset-
tiğimiz şekilde gizli yapılmaktaydı ve öneri kabul edilmediği takdirde
mahkeme hükmünü verinceye kadar mahkemeye sunulamamaktay-
dı. Öneri kabul edilmediği takdirde davacı bakımından ortaya çıkan
sonuçlar da yine mahkemeye depo usulünde belirtildiği şekilde idi;
ancak,
Calderbank
önerilerinin getirilebildiği davalarda ortaya çıkacak
olan başarı (veya başarısızlık), söz konusu davaların nitelikleri gereği
daha sübjektif olduğu için, bu davalarda ileri sürülen önerilerin so-
nucu bakımından, mahkemeye depo usulüne kıyasla, mahkemelerin
daha fazla takdir yetkisine sahip oldukları ifade edilmekteydi
37
.
Mahkemeye depo usulü 2007 reformu ile tamamen ortadan kalk-
mış olmakla birlikte,
Calderbank
önerisi teorik olarak uygulanabilirliği-
ni halen sürdürmektedir. Nitekim CPR’nin 36. Kısmının ilk maddesin-
de ifade edildiği üzere, bu Kısımda yapılan düzenlemeler, tarafların
birbirlerine başka bir şekilde sulh önerisi getirmelerine engel değil-
dir. Ancak hemen belirtmek gerekir ki, yine aynı maddede belirtil-
diği üzere, 36. Kısım hükümlerine uyulmadan yapılan sulh önerileri,
bu Kısımda düzenlenmiş olan yargılama giderlerine ilişkin hukuki
sonuçları doğurmaz. Bu şekilde yapılan önerilerin kabul edilmeme-
si halinde mahkeme, yargılama giderlerinin yükletileceği tarafın be-
lirlenmesinde Kanunun (CPR) 44. Kısmında kendisine verilen takdir
yetkisini kullanacaktır
38
.
II. CPR 36. Kısmın Kısa Tarihçesi
Yukarıda bahsettiğimiz her iki usul de içerik ve taraf bakımından
sınırlı oldukları için, tarafların sulhe teşvikinin ve uyuşmazlıkların
mümkün olduğunca erken aşamada tarafların sulhü ile sona erdiril-
mesinin önemine çok sayıda vurgu yapan taslak raporunda Lord Wo-
olf, bu iki usulü ortadan kaldıracak şekilde yeni bir sistem önermiştir.
Lord Woolf taslak raporunda, her iki tarafın da sulh önerisinde bu-
lunabilmesini, mahkemeye yapılan ödeme sisteminin tamamen ter-
kedilmesini, önerilerin, mahkemeye deponun aksine, davanın kusur
gibi spesifik unsurlarını da içerebilmesini, bu usulün bazı yaptırım-
larının seri yargılama usulünde uygulanmamasını, sulh önerisinin
37
O’Hare, Hill, s. 322.
38
Zuckerman, s. 1276.