

İşyerinin Devri Halinde İşçilerin Haklarının Korunması Bakımından 2001/23Ec Sayılı ...
380
ler durdurulduysa bir süreliğine askıya alındıysa bu halde durdurul-
ma süresi
97
gibi hususlar dikkate alınmalıdır
98
.
Spijkers
kararının 16.
paragrafında ise bu hususların hiçbirinin tek başına işyeri devrinin
tespiti bakımından yeterli olmadığı, ulusal mahkemelerin somut ola-
yın bütün özelliklerini dikkate alarak 2001/23EC sayılı yönergenin uy-
gulanıp uygulanmayacağını takdir etmeleri gerektiği belirtilmiştir
99
.
yeni (devralan) işveren tarafından aynı veya benzer faaliyetler içinde sürdürül-
mesi” olarak belirlenmiştir. Rygaard kararında, devreden ve devralan firmaların
faaliyetleri arasındaki benzerliğin ilgili yönergenin uygulanmasını gerektirecek
derecede olmadığı, devredilen tek şeyin belirlenebilir bir bina inşaatından ibaret
olduğu bu nedenle somut olay bakımından bir ekonomik varlığın devrinden değil
yapılan işin devredilmesinden bahsedilebileceği, tek bir projenin devredilmesinin
ilgili yönerge kapsamında bir işyeri devri sayılmayacağı belirtilmiştir. Bkz.Case
48/94 Rygaard v. Stro Molle Akustik [1995],
http://eur-lex.europa.eu.97
Devir sırasında işyerinde yürütülen faaliyetin kısa bir süre, örneğin birkaç gün
ya da birkaç hafta kesintiye uğramış olmasının, işyeri devrinin varlığını kabu-
le engel olmadığı kabul edilmektedir. ATAD tarafından verilen ve
Bork
kararı
olarak bilinen kararda da bu yönde hüküm kurulduğunu görmekteyiz. Karara
konu olayda, Bork işletmesi 1980 yılının Nisan ayında bir işyerini kiralamış ve
bu işyerinde çalışan işçileri devralmıştır. Aynı yılın sonbaharında Bork işletme-
si, kira sözleşmesini 22.12.1981 tarihinde hüküm doğurmak üzere feshetmiştir.
İşyerinde çalışan tüm işçilerin iş sözleşmeleri de, Aralık ayında fesih bildirimi
sürelerine uyularak feshedilmiştir. Kiralayan, söz konusu işyerini 30.12.1981 ta-
rihinde başka bir işverene satmıştır. İşyerinin yeni maliki, sözleşmesi feshedilen
kiracının işçilerinin yarıdan fazlasını devralarak bu işyerini, 4.1.1982 tarihinde
yeniden işletmeye başlamıştır. İşyerinin yeni maliki, işyerine bu işçiler dışında
başka herhangi bir işçi almamıştır. Bu olayda bir işyeri devrinin söz konusu olup
olmadığı hususunda ATAD’ a ön karar başvurusunda bulunulmuştur. ATAD,
bu olayda devralanın, kira sözleşmesinin bitiminden (22.12.1981 tarihinden) iti-
baren faaliyette bulunmayan bu işyerinin, kısa bir süre (13 gün) sonra, sözleşmesi
feshedilen kiracının işçilerinin yarısından fazlası ile işletilmeye devam edilmesi
dolayısıyla burada bir işyeri devrinin söz konusu olduğuna ve yönergenin uygu-
lanacağına karar vermiştir. Bkz. Case 101/87 P. Bork International A/S, in liqu-
idation v Foreningen af Arbejdsledere I Danmark [1988]
http://eur-lex.europa.eu. Türk İş Hukuku bakımından da bir işyeri devrinin mevcut olup olmadığına
ilişkin yapılan değerlendirmelerde, işyerinde yürütülen faaliyetin kesintiye uğra-
yıp uğramadığı, uğramış ise bunun süresi dikkate alınmaktadır. Yargıtay karar-
larında, bir işyeri devrinin mevcut olup olmadığının belirlenmesinde, işyerinin
dahil olduğu sektör de dikkate alınarak işyerinde yürütülen faaliyetlerin kesin-
tiye uğrayıp uğramadığının araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Bkz. Yargıtay 9.
HD. , T.27.3.2007, E. 2007/522 K. 2007/8592. Değinilmesi gereken bir diğer husus
ise işyerinde yürütülen faaliyete ara verilme süresine ilişkin yapılan değerlendir-
melerde iş sözleşmelerinin sürekliliğinin engellenmesine yönelik muvazaalı bir
uygulama olup olmadığının gözden kaçırılmaması gerektiğidir. Ekonomi, s.340;
Doğan Yenisey, s.218.
98
Barnard, s.636-637; Doğan Yenisey, s.181-182.
99
Bkz. Case 24/85 Spijkers [1986],
http://eur-lex.europa.eu.