Background Image
Previous Page  389 / 517 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 389 / 517 Next Page
Page Background

İşyerinin Devri Halinde İşçilerin Haklarının Korunması Bakımından 2001/23Ec Sayılı ...

388

Doktrin tarafından ifade edildiği üzere md.6 hükmünün yalnızca

lafzı dikkate alındığında, aynı işyerinin birden çok kere devri halin-

de, her bir devralan işverenin, işçinin hizmet süresinin esas alındığı

haklarda, işçinin işyerini kendisine devreden işverenin yanında işe

başladığı tarihe göre işlem yapmakla yetinebileceği gibi bir yanlış an-

laşılmaya müsait görünmektedir

125

. Gerçekten de söz konusu hüküm-

de, devralan işverenin, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı

tarihe göre işlem yapmakla yükümlü olduğu belirtilmiştir (md.6/2).

Ancak, hükmün ifadesi yanıltıcı niteliktedir. İşyerinin devri halinde,

işçinin iş sözleşmesinin hiç kesintiye uğramaksızın devralan işvere-

ne geçip onunla devam ettiğinden, işçinin kıdeminin bir bütün olarak

hesaplanması gerekir. Zira işyerini her devralan işveren, iş sözleşmesi

devam eden işçilerin iş sözleşmelerini devir anına kadar mevcut hiz-

met süreleriyle birlikte devralmış olmaktadır

126

.

İş Hukukunda işçiye tanınan birçok hakkın doğumu ve kapsamı

işçinin işyerindeki hizmet süresi esas alınarak düzenlenmiştir

127

. İş

güvencesi hükümlerinden yararlanabilmek için işyerinde belirli bir

hizmet süresinin aranması, belirsiz süreli iş sözleşmelerinin haklı bir

neden olmaksızın feshedilmesinde söz konusu olan fesih bildirimi sü-

relerinin işçinin işyerindeki hizmet süresine göre hesaplanması, ihbar

ve kötüniyet tazminatları ile kıdem tazminatının hizmet süresine göre

belirlenmesi, ikramiye ve prim gibi bazı ödemelerin işçinin kıdemine

göre belirlenmesi

128

, yıllık ücretli izne hak kazanmak için belirli bir kı-

125

Özkaraca, s.210.

126

Özkaraca, s.211.

127

Özkaraca, s.208.

128

Yargıtay, işyeri devrine ilişkin özel bir düzenlemenin bulunmadığı 1475 sayılı İş

Yasası döneminde, işyerinin devri halinde kıdemli işçiliği teşvik zammı açısın-

dan isabetli olarak, işçinin hizmet süresinin bir bütün olarak dikkate alınacağına

hükmetmiştir: “Taraflar arısında Toplu İş Sözleşmesinin Kıdem Zammı başlık-

lı 29. maddesinin ( B ) bendinde, “1.01.1997 tarihinde işyerinde çalışan işçilerin

31.12.1996 tarihli itibarıyla işyerinde geçirdikleri her bir tam hizmet yılı için gün-

lük çıplak ücretlerine 5.000 TL kıdem zammı yapılır. Ancak, kadın işçiler için 20,

erkek işçiler için 25 yıldan fazla kıdem süreleri dikkate alınmayacaktır” denilmek-

tedir. Davacı sendika dava dilekçesinde davalının yukarıda belirtilen madde met-

nine öngörülen 31.12.1996 tarihini esas almayarak işyerinin... Kaymakamlığı’na

devredildiği tarihi başlangıç kabul ederek kıdem zammı uygulamasının toplu iş

sözleşmesi hükmüne aykırı olduğunu, işçilerin çalışmalarına ara vermeden hiz-

metlerini sürdüklerine göre, tüm çalışma süresi üzerinden kıdem zammının be-

lirlenmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Davalı taraf ise yapılan uygulamanın işçi

yararına olduğunu savunmuştur. Ancak Toplu İş Sözleşmesi’nin ilgili maddesi