

Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yönlerine Dair Lahey Sözleşmesi: ...
490
almak ve bu amaçla en süratli usullere başvurmak yükümlülüğünü
yüklerken, aynı yükümlülük 11. maddede tekrar edilmektedir. Böyle-
ce, Sözleşme’nin uygulanması açısından tüm Sözleşme’ye yaygın olan
zaman faktörünün önemi, 11. maddede tekrar dile getirilmekte olup,
bu noktada usul ekonomisi ilkesi, Sözleşme’nin amaçlarının gerçekleş-
mesine yardımcı olan en önemli ilkelerden biri olarak görülmektedir
32
.
Sözleşme’nin başarılı şekilde uygulanması için ivedilikle hareket
edilmesi kadar, sürecin taraflar açısından şeffaf bir şekilde idare edil-
mesi de önemlidir. Zira Sözleşme kapsamındaki vakaların çoğunlu-
ğunda, iade talebinde bulunan çocuğun ebeveyninden birisidir. Bu
nedenle talep sahibinin ve talebi ileten merkezi makamın süreç hak-
kında olabildiğince bilgilendirilmesi ve bu sujeler arası bilgi ve belge
paylaşımı, iade noktasında hızla çözüme ulaşılmasına katkı sunan be-
lirleyici unsurlar olacaktır.
Lahey Sözleşmesi uyarınca, bir çocuğun kanuna aykırı olarak yeri
değiştirilmiş veya çocuk alıkonulmuş ve çocuğun bulunduğu taraf
devletin adlî veya idarî makamına müracaat anında yer değiştirme
veya alıkonulmadan itibaren bir yıldan az zaman geçmişse, müra-
caatta bulunulan makam, çocuğun derhal geri dönmesine karar ver-
mek zorundadır. Bununla beraber, belirtilen bir yıllık zaman sınırı
mutlak olmayıp, çocuğun yeni çevresine intibak ettiği tespit edilme-
dikçe, bu süreden sonra dahi iade mümkün olabilecektir. Bu yönüyle
Sözleşme’de öngörülen bir yıllık süre hak düşürücü süre niteliği ta-
şımamaktadır. Zira bu süreden sonra yapılan başvurular üzerine de
çocuğun bulunduğu taraf devlet makamlarınca iadeye karar verilmesi
mümkündür. Ancak çocuğun yeni çevresine uyum sağlamış olduğu-
nun tespiti halinde, iade kararı verilmeyebilecektir. Bu durum esasen
32
Bkz. Ali Bayraktar / Damla Yıldırım, Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön-
lerine Dair 1980 tarihli Lahey Sözleşmesi ile Kurulan Merkezi Makam ve İadedeki
Rolü, Mecmua, Ankara Hukuk Fakültesi Öğrencilerinin Fakültelerine Armağanı,
Ankara 2008, s. 33 vd.; Sözleşme’nin Türkiye uygulamasına yön veren 5717 sayılı
Kanun 9. ve 16. maddelerinde de, iade prosedürünün ivedi olarak tamamlanması-
nı sağlamak amacıyla, bu Kanun’un uygulanmasından doğan tüm dava ve işlerin
basit yargılama usûlüne göre
öncelikle ve acele görüleceği ve belirtilen husustaki
yargılama faaliyetlerine adli tatilde de devam edilebileceği belirtilmiştir. Benzer
yöndeki düzenlemeler Sözleşme’nin Almanya uygulamasına temel alınan Ulusla-
rarası Aile Hukuku Usulü Kanunu’nda da yer almakta olup, ilgili düzenlemeler-
de iade davalarının öncelikli olarak görüleceği ve süreci hızlandırmak için gerekli
tüm tedbirlerin alınacağı belirtilmektedir. Bkz. Weinkaufff, s.53.