Previous Page  189 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 189 / 497 Next Page
Page Background

Adi ve Resmi Senette Sahtelik İddiasının Hukuk Davalarına ve İcra Takiplerine Etkisi

188

zulacaktır. Zira cumhuriyet savcılığına suçu ihbar eden bir dilekçe ve-

rildiğinde, henüz senedin sahte olup olmadığı bilinmediği gibi, ortada

icra takibinin durdurulmasını gerektirecek hiçbir usûl işlemi veya

yargı kararı da bulunmamaktadır. Ayrıca, borçlu suç ihbarında bulu-

nurken harç ödemek zorunda olmadığı gibi, savcılık takipsizlik kararı

verdiğinde herhangi bir tazminat ödemek zorunda da kalmayacaktır.

O yüzden asılsız sahtelik iddialarıyla icra takiplerinin durdurulmasını

önlemek için, Yargıtay’ın savcılığa suç ihbarında bulunulduğunda icra

takibinin kendiliğinden durmayacağını kabul etmesi yerinde olmuş-

tur. Buna göre, savcılığa yapılan suç ihbarı icra takibini kendiliğinden

ve teminata gerek olmaksızın durdurmaz. Ancak, hukuk mahkeme-

sinde veya ceza mahkemesinde açılacak sahtelik davası icra takibinin

durması için yeterli olacaktır (HMK.m.209). Bu sonucun doğması için

sözü edilen mahkemelerin ayrıca ihtiyati tedbir kararı vermelerine ise

ihtiyaç yoktur.

2- Ceza Davası Açılmasının ve Bu Davada Verilen Hükmün

İcra Takibine Etkisi

Savcılık soruşturmasının ardından sahtelik iddiası ciddi buluna-

rak ceza davası açılırsa, ceza mahkemesinde görülen davanın alacak-

lının başlattığı icra takibine herhangi bir etkisinin olup olmayacağı bir

başka soru işareti teşkil eder. Bu soruya verilecek cevap adi ve resmi

senetler bakımından ayrı ayrı araştırılmalıdır. Alacaklı elindeki adi

senede dayanarak icra takibi başlatmış ve bu arada borçlunun yaptığı

suç duyurusu nedeniyle ceza mahkemesinde sahtecilik davası açılmış

olabilir (HMK.m.208/4). Bu çerçevede, ceza davasının icra takibine

etkisinin ne olacağı sorulabilir. 1086 sayılı HUMK zamanında anılan

durumda icra mahkemesinin ceza davasının sonuçlanmasını bekletici

sorun yapması gerektiği kabul edilmekte idi.

63

Hukuk Muhakemeleri

63

Yargıtay’ın konuyla ilgili bir kararı şöyledir : “… Borçlu vekilince, Sincan Cum-

huriyet Başsavcılığı’nın 2010/4647 soruşturma sayılı dosyasıyla alacaklı hakkında

sahtecilik suçundan soruşturmanın mevcut olduğunun yargılama sırasında bildi-

rildiği, yine alacaklı hakkında Sincan Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/632 esas

sayılı dosyasıyla evrakta sahtecilik suçundan kamu davası açıldığı ve davanın

derdest olduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır. Takip dayanağı senet hakkın-

da borçlunun, “imza itirazı” ile birlikte veya “sahtelik iddiasıyla şikâyette” bu-

lunmasından sonra, alacaklı hakkında suç duyurusunda bulunulması sebebiyle

sahtecilik suçundan dolayı kamu davası açılmış olması durumunda, bu davanın