241 / 497
Karşı Dava
240
J. Karşı Davaya Yönelik Olarak Karşı Dava Açılamaması
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu zamanında karşı davaya
yönelik olarak karşı dava açılamayacağına dair bir yasak söz konusu
değildi. Ancak doktrinde bu konunun mukayeseli hukuk açısından
da ihtilaflı olduğuna değinilmişti. Nöşatel Kanunu’nda böyle bir dava
açılamayacağı yönünde hüküm bulunduğu belirtildikten sonra, kanu-
numuzda böyle bir hüküm bulunmasına gerek olmaksızın da böyle
bir istemin netice-i talebin artırılması mahiyetinde sayılacağı çıkarı-
mından hareket edilmişti.
90
Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 132 f.3’te ise bu durum şu şekil-
de çözüme bağlanmıştır:
“Karşı davaya karşı, dava açılamaz.”
Böylece karşı davanın tevali ettirilmesi engellenerek yargılama-
nın sürüncemede kalmasının önüne geçilmek istenmiştir. Hüküm,
virgülden sonra “
karşı
” ibaresinin eklenmesi veya “karşı davaya yö-
nelik olarak karşı dava açılamayacağı” şeklinde düzenlenseydi anlam
açısından daha doğru olurdu.
V. KARŞI DAVAYA İLİŞKİN BAZI ÖZEL DURUMLAR
A. Islah Yolu İle Karşı Dava Açılması
Davalının esasa cevap süresini geçirdikten sonra karşı dava açma-
sını sağlayacak bir yolun mümkün olup olmadığı sorusu, ıslaha dair
konuya bakış açısına göre cevap bulmaktadır. Doktrinde ıslah yolu ile
karşı dava açılabilmesine dair bir görüş birliği sağlanmış değildir. Bir
görüş bu yolu, karşı davanın iddia ya da savunma sebebi olmadığını
belirtmek suretiyle kapamakta; bilakis tamamıyla bağımsız bir dava
olan karşı davanın ıslahla açılamayacağını belirtmektedir. Ayrıca bu
görüş, karşı davanın yargılamanın ilerleyen aşamalarında ıslah yolu
ile açılmasının mümkün kılınmasının, asıl dava ve karşı davadaki
netice-i taleplerin eş zamanlı müzakere konusu yapılmasındaki men-
deki değerlendirme için bkz. Umar, s. 428.
90
Sabri Şakir Ansay, Hukuk Yargılama Usulleri, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakül-
tesi Yayınları, Yedinci Bası, Ankara, 1960, s. 246.