Previous Page  419 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 419 / 497 Next Page
Page Background

“Özgürlüklerin Şiddeti”nden “Şiddetin Özgürlüğü”ne: Sosyo-Hukuksal Gelişimi İçinde Terör ...

418

Bunun dışında yukarıda sayılanlar hariç olmak üzere devlet te-

rörü, gıda terörü, trafik terörü gibi terörün isim tamlamasına girdiği

herhangi bir olgu, o olgunun terörizmin meşruiyet, etik yaklaşım ve

sonuç özelliklerini içinde barındırdığını göstermektedir.

Daha ayrıntılı inceleyecek olursak devlet terörü dediğimiz zaman

devletin görevlilerinin kendi vatandaşlarına veya başkalarına yönelik

98

hukuk dışı terör etkisi yaratacak eylem ve tutumları söz konusudur.

Bunlar, terör etkisi yaratmakta olduğu kadar meşruiyet zemininden

ve etikten de yoksundur. Aksine devlet pozitif yükümlülükleri olan ve

hukuk için var olan bir yapıdır. Bu nedenledir ki devlet terörü tamla-

ması kullanılmaktadır. Aynı şekilde gıda terörü, insan beslenmesinde

yarattığı etki ile terör sonucu doğuran meşruiyet ve etikten yoksun bir

olgudur. Nitekim insan beslenmesi için sentetik ya da uygun olma-

yan araçların yerleştirildiği gıdalar sonrasında ortaya çıkan ölüm veya

kalıcı/geçici rahatsızlıklar için herhangi bir meşruiyet zemini olamaz.

Etik olarak da kabul edilmesi olanaksızdır. Aynı durumu trafik terörü

için de söyleyebiliriz. Aşırı hız, hatalı sollama, alkollü araç kullanma

sonucu ölüm veya yaralanmaya neden veren, yüksek miktarda maddi

ve manevi kayba yol açabilen bir olgudur trafik terörü. Burada da hız,

keyif, acemilik ya da içsel tatmin gibi sürücü davranışlarının kesinlik-

le bir meşruiyet zemini veya etik yönünden söz edilemez.

Sonuç olarak bir meşruiyet zemini oluşmaksızın ortaya çıkan terör

tanımı etik olmaktan uzaktır. Bundan dolayıdır ki özgür ülkeleri silah

zoru ile işgal edilmiş halkların vermiş oldukları mücadele ile parçası

oldukları üniter devleti emperyalist hegemonya çıkarları çerçevesinde

zayıflatmak isteyen silahlı mücadelenin meşruiyet zeminleri farklıdır.

Bundan başka ortaya çıkış, meşruiyet zeminine ek olarak kullanmış

oldukları yöntemler açısından sivillere, kadın ve çocuklara, okulla-

ra, ekonomik değerlere, tıp ve eğitim çalışanlarına, doğrudan saldırı,

bombalı tuzak, uçak kaçırma, elektrik enerji santrallerine sabotaj veya

insan gücüyle kontrol edilemeyecek baraj, nükleer reaktör gibi tehli-

keli güçlere yönelik saldırılar gibi halkın güvenlik duygusunu terörize

edecek eylemler yapmak meşruiyet zemini ne olursa olsun terör ola-

rak adlandırılacaktır.

98

Başeren, a.g.e., s.187