Previous Page  467 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 467 / 497 Next Page
Page Background

Zorunlu Arabuluculğun Hukukun Temel İlkelerine Aykırılığı ve Uygulanabilirliğine Dair Sorunlar

466

sahip olduğu yükümlülüğün ortadan kaldırılmasına yol açacak bir al-

ternatif düşünceye izin verilmesi imkansızdır. Bununla birlikte, yargı

organlarının yargılama hakkı ve yetkisi üzerindeki mutlak egemen-

liklerine zarar vermeden, yargı organına ilave ya da tali nitelikte olan

uzlaştırmacı usullerin tatbikata yerleştirilmesi mümkündür.”

21

Bu görüşlere katılmamak mümkün değildir. Tarafların özgür ira-

deleri ve gönüllülüğü çerçevesinde gerçekleşecek anlaşmanın ideal

bir sonuç ve yöntem olduğu, yazının en başında zaten vurgulanmış-

tı. Ancak çalışmaları yürütülen yasa değişikliği uyarınca, belirli bazı

uyuşmazlıklarda kişilerin dava açmadan önce arabulucuya müracaat

etmesinin zorunluluğa dönüştürülmesi, kuşkusuz ki arabuluculuğun

özünü oluşturan gönüllülüğü de iradiliği de açık bir şekilde ortadan

kaldıracaktır. Bundan başka kişilerin mahkemeye doğrudan erişimi

önünde bir büyük engel olarak belirecektir.

Peki, böyle bir uygulama mevcut Anayasamızla ne kadar uyum

arz edecektir? Bu soruyu yanıtlayabilmek için, öncelikle mevcut T.C.

Anayasası’nın konu ile ilgili hükümlerinin gözden geçirilmesi gerek-

mektedir.

Arabuluculuğun zorunlu hale getirilmesinin Anayasa’ya aykırılı-

ğını doğru bir şekilde değerlendirebilmek için de, Anayasa’nın sistem-

li bir bütün olduğu gerçeğinden hareketle, konuyu dolaylı hükümleri

de gözeterek tartışmak uygun yöntem olacaktır.

Anayasa’nın 6. maddesi hükmü; “Egemenlik, kayıtsız şartsız Mil-

letindir. Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara

göre, yetkili organları eliyle kullanır.

Egemenliğin kullanılması, hiçbir surette hiçbir kişiye, zümreye

veya sınıfa bırakılamaz. Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasa-

dan almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz” demektedir.

Buna göre “egemenlik” hakkı, birinci olarak

“Anayasanın koy-

duğu esaslara göre”

ikinci olarak da

“yetkili organlar eliyle”

kulla-

nılacaktır. Anayasa, bu açık tanımlamayla da yetinmeyip, egemenlik

yetkisinin kullanılmasındaki son derece koruyucu ve kıskanç duyarlı-

21

M. Serdar Özbek; Alternatif Uyuşmazlık Çözümü, Ankara 2013 s.176