Previous Page  109 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 109 / 417 Next Page
Page Background

Yeni Bir Yetkilendirme (İmtiyaz) Sözleşmeleri Kanunu Yapılmasına Mutlak Bir Gereksinim Vardır

108

bağlamda imtiyaz sözleşmelerinden kaynaklı idari suç ve cezalarda

anayasal nitelikteki kanunilik ilkesinin gereğinin yerine getirildiğin-

den bahsedilebilmesi için yasada veya yasada açıkça hüküm bulun-

ması koşuluyla imtiyaz sözleşmesinde idari suç ve cezaların açık bir

şekilde öngörülmesi gerekir.

51

1326 tarihli Kanun’da imtiyaz sözleş-

mesinden kaynaklı idari suç ve cezaların düzenlenmesi şöyle dur-

sun bunlardan kavramsal olarak bile bahsedilmediğine göre ortada

Anayasa’nın 38. maddesine bir aykırılık bulunduğu aşikârdır.

52

6. 1326 Tarihli Kanun Gereksinimleri Karşılamaktan Uzak,

Yetersiz ve Günümüz Koşullarında Garip Düşen Hükümlere

Sahiptir

1326 tarihli Kanun gereksinimleri karşılamaktan uzak, yetersiz

ve garip hükümlere sahiptir. Örneğin, Kanun’un 7. maddesinde; imti-

yazın sözleşme ve şartnamelerinde belirli olan süreler içinde mutlaka

Osmanlı kanun ve nizamlarına tabi Osmanlı anonim şirketlerine de-

vir olunacağından bahsedilmekte, 9. maddesinde ise Meclisi Mebusan

ve Meclisi Ayana sunulacak imtiyaz kanunlarının, ekinde yer alan

sözleşme ve ilgili evrak ile birlikte incelenerek verilecek bir karar ile

kabul veya ret veya gerekçesi belirtilerek değişiklik için iade olunacağı

ifade edilmiştir.

Dünyanın hiçbir ülkenin kanununda imtiyaz alacak şirketin “ano-

nim” şirket statüsünde olması aranmamakta ayrıca yukarıda belir-

tildiği üzere söz konusu koşul Avrupa Birliği normlarına da aykırı

51

Krş. Eisenmann, s. 37. Ancak özellik gösteren bir durumda idari sözleşmede ka-

nunilik ilkesi ihlal edilmiş olmaz. Bu hal, kanunun kimi zaman kendi koyduğu

koşullardan İdarenin ayrılmasına izin vermesi durumudur. Bu durumda idari

sözleşmeden kaynaklı suç ve cezalarda kanunilik ilkesinin ihlal edildiğinden bah-

sedilemez. Krş. Eisenmann, s. 39. Böyle bir durumda idari sözleşmenin tarafı olan

İdare ile karşı âkit karşılıklı özgür iradeleriyle idarenin ceza verebilme koşullarını

belirleyebilir. Zira kanunun kendi koyduğu koşulların aksinin sözleşme tarafla-

rınca kararlaştırılabileceğini kabul ettiğine göre taraflarca kararlaştırılan koşullara

uyulmaması durumunda idarenin uygulamış olduğu ceza, kanunilik ilkesini ihlal

etmiş sayılamaz. Daha açıkçası, böyle bir durumda İdarenin yasanın öngördüğü

koşullardan farklı olarak ceza vermesini de kanun öngörmüş bulunmaktadır.

52

Aslında imtiyaz sözleşmesinden kaynaklı idari suç ve cezaların açık bir şekilde

düzenlenmesi anayasal bir zorunluluk oluşturmasının yanında İmtiyazın konu-

sunu oluşturan kamu hizmetinin doğru bir şekilde yürütülebilmesi için imtiyaz

sözleşmelerinde idari cezaya yer verilmesi yaşamsal bir önem taşımaktadır.