Previous Page  140 / 437 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 140 / 437 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (127)

Burcu DÖNMEZ

139

elverdiği ölçüde engellemek için çaba göstermesi nedeniyle işlenemedi-

ğinin belirtilmesine karşın, suçun niteliği gözönüne alınarak toplanan

delillere göre Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı’nın

tanıklıklarının karara etkisi bulunmadığının belirtilmesi (§84);

2- Sanıklara isnat edilen suç fiillerinin esaslı biçimde bilgisayar

programlarıyla oluşturulmuş belgelere dayandığı, bu belgelerin içe-

riklerinin maddi olay ve olguları yansıttığı ve gerçek olduklarının ilk

derece mahkemesince kabul edildiği; ancak bilirkişi raporlarında/uz-

man görüşlerinde bu verilerin müdahale edilebilir nitelikte olduğu ve

bu verilerin teknik bilgileri ile içeriklerinin uyumsuzluğu belirtildiği

halde, tanık olarak dinlenmesi talep edilen ilgili kişilerin beyanlarının

maddi gerçeğe ulaşma bakımından önemsiz kabul edilemeyeceğini

(§85);

3- 1. Ordu Komutanlığı merkezli bir yapılanmanın darbe amacı-

na yönelik faaliyetlerinin Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri

Komutanlığı’nca öğrenildiği ve teşebbüs edilen suça engel olunduğu

kabul edilirken, toplanan kanıtlara göre tanık olarak dinlenmesi talep

edilen anılan görevdeki kişilerin beyanlarının karara etkisi bulunma-

dığı gerekçesinin makul olmadığı (§86);

4- Tanık dinletme taleplerinin kamuoyu nezdinde başkı oluştur-

mak amcıyla yapıldığı ek gerekçesiyle reddedildiği, başka amaçla ya-

pıldığı ve karara etkisi bulnmadığı kabul edilen bu taleplerin yalnızca

objektif olarak yargılamaya etkisi dikkate alınarak değerlendirilmesi

gerektiği (§87);

5- Dinlenmesi reddedilen tanık beyanlarının sadece sanıklar lehi-

ne sonuç doğuracak tanık beyanı olmasının ötesinde delil niteliği taşı-

dığı ve bu nitelikteki delilin yargılama bakımından belirleyici özelliği

dikkate alındığında aleni bir duruşmada sanıkların huzurunda ortaya

konulması gerektiği (§88);

6- Delilleri değerlendirme yetkisi kural olarak derece mahkemesi-

ne ait olsa da, somut olayda yargılama konusu suç, sanıkların durumu,

isnat edilen suçun işleniş biçimi, suç eylemleri, tanıkların konumu ve

diğer delillerin niteliği dikkate alındığında, dönemin Genelkurmay

Başkanı Hilmi Özkök ve Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman’ın

tanık olarak dinlenme taleplerinin reddi, yargılamanın bütünü yönün-

den adil yargılanma hakkını ihlal eder nitelikte bulunmuştur (§89).