Previous Page  143 / 437 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 143 / 437 Next Page
Page Background

AİHM ve Anayasa Mahkemesi Kararları Işığında Gizli Tanıklara Soru Sorma Hakkının ...

142

maddelerinde belirtilen özel hayatın gizliliği ve adil yargılanma hak-

larının ihlal edildiğini ileri sürmüştür (§1).

İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay, konutları yargı çevresi dı-

şında bulunan ve olayla ilgili bilgileri bulunduğunu değerlendirdiği

tanıkların, olayla ilgili bilgi ve görgülerinin istinabe yoluyla alınması-

na tensiben karar vermiştir (§15). Yargıtay Ceza Dairesi, başvurucuyu

5 ay hapis cezasına mahkum etmiş ve verilen hükmün açıklanmasının

geriye bırakılmasına karar vermiştir. Mahkeme; sanığın kovuşturma

evresindeki savunmasına, tanık beyanlarına, soruşturma raporuna,

Rize İcra Dairesinden temin edilen belgelere, tutuklama ve tahliye

kararlarına ilişkin belge örneklerine, HSYK İkinci Dairesinin kovuş-

turma izni verilmesine dair kararına dayanarak söz konusu kararı

vermiştir (§16).

Anayasa Mahkemesi önceki kararlarında olduğu gibi, konuyu

AİHS’nin 6/3-d bendi kapsamında yargılamanın tümünü gözeterek

değerlendirmiştir. Anayasa Mahkemesi, AİHM’nin kararlarına atıf

yaparak yargılamanın herhangi bir aşamasında sanık veya müdafii

tarafından sorgulanmamış olan iddia tanığının ifadelerine dayanı-

larak mahkûmiyet hükmünün verilebilmesi için iki koşulun birlikte

bulunması gerektiğini belirtmiştir. Bu koşullar, tanığın bulunmaması

nedeniyle yüzleştirmenin yapılamadığı hallerde yetkili makamların

yüzleştirme yapabilmek için aktif olarak çaba sarf etmiş olduklarını

kanıtlanmış olması ve söz konusu tanık anlatımının mahkûmiyetin

dayanacağı tek delil olmamasıdır. (§43)

Başvurucu asıl yargılamayı yapan mahkemenin bütün oturum-

larına katılmış, aleyhindeki bilgi, belge ve beyanlara itiraz etme

imkânlarından yararlanmıştır. Yargılamanın birinci celsesinde, Rize

Ağır Mahkemesi’nce istinabe suretiyle dinlenen tanık beyanları, hük-

me dayanak oluşturabilecek tüm kayıt ve belgeler başvurucu Mah-

keme huzurundayken okunmuştur. Başvurucu, okunan kayıt ve bel-

gelerin aleyhe olan kısımlarını kabul etmediğini bildirmiştir. Diğer

taraftan başvurucu, yargılamanın ikinci celsesinde, esas hakkındaki

savunmalarını sunmak ve soruşturmanın genişletilmesi taleplerini

bildirmek üzere Mahkemeden süre talebinde bulunmuştur (§48).

Başvurucu, yargılamanın üçüncü celsesinde esas hakkındaki sa-

vunma dilekçesi ibraz etmiştir. Mahkeme, bu dilekçeyi ayrıntılı şekil-

de incelenmiş, başvurucunun, savunma hakkının kısıtlandığı, usul