

235
TBB Dergisi 2017 (129)
Gizem KILIÇ ÖZTÜRK
karara konu hükümler taşınmaz sahibinin kira gelirinden yararlan-
masını aşırı ölçüde sınırlaması ve mülkiyet hakkının özüne dokunur
nitelikte olması sebebiyle iptal edilmiştir.
25
AYM, iptal hükmünün ka-
rar tarihinden itibaren altı ay sonra yürürlüğe gireceğini ifade etmiş
olsa da; iptal kararından itibaren TBK yürürlüğe girinceye kadar olan
süreçte kira bedelinin belirlenmesi konusunda temel nitelikli bir dü-
zenleme yapılmamıştır.
26
Ayrıca GKHK’nin kira bedeli için bir sınır
bulunduğunu göz önünde bulundurarak kaleme alınmış 9 ve 11. mad-
deleri de iptal edilmemiştir.
27
Dolayısıyla iptal kararı sonrası kanun
boşluğu oluşmuş
28
ve bu boşluk Yargıtay’ın ekonomik duruma göre
cı ile Devletçe tedbir alınmasının kamu yararına bir müdahale teşkil ettiğinden
şüphe edilemez. Aynı amaçla, kiraların kontrol altına alınması da kamu yararına
olan tedbirler cümlesinden sayılmak icabeder. Devletin bu konudaki müdahalesi,
mülkiyet hakkının kamu yararı amacı ile sınırlanabileceği ön gören Anayasa ‘nın
36 ncı maddesinin kapsamına girer. Bu sebepler gözönünde tutularak, memle-
ketimizde gayrimenkul darlığı devam ettiği sürece, kanun koyucunun, kira ko-
nusunu düzenlemesinin ve bu alanda sınırlama yapmasının, mülkiyet hakkının
özüne dokunmamak şartı ile caiz bulunduğu ve bu müdahalenin kamu yararına
olduğu hususunda görüş birliğine varılmıştır.”, AYM, T. 26.03.1963, E. 1963/3, K.
1963/67, (RG. T. 31.05.1963, S. 11416).
25
“Öte yandan bu sınırlamalarla kiralar dondurulmuş olduğundan gayrimenkul
sahiplerinin gelirlerini, değişen şartlara göre ayarlamak imkânı Önlenmiş bulun-
makta ve bunların elde ettikleri gelirler, diğer sektörlerdeki kazançların çok altın-
da kalmaktadır. Ayrıca, bu şekilde dondurulan kira paraları, fiyatların yükselişi
sonucu gayrimenkullerin kazandığı değerin normal gelirini teşkil etmekten de
uzaktır. Öteki sektörlerde sınırlamalar kaldırıldığı ve iktisadi şartlar büsbütün de-
riştiği halde 6570 sayılı Kanunla konulan kira rejiminin devam ettirilmesi, adalet-
siz ve mülkün gelirinden sahibinin yararlanmasını Önleyen aşırı bir sınırlama ha-
lini almıştır. Böyle bir sınırlamanın mülkiyet hakkının özünü zedelediği aşikârdır.
Bu sebeplerle sözü geçen 2. ve 3 üncü maddelerin, Anayasa’nın 36. ve 11. madde-
lerine aykırı olmaları yönünden iptal edilmeleri gerekir.”, AYM, T. 26.03.1963, E.
1963/3, K. 1963/67, (RG. T. 31.05.1963, S. 11416).
26
Haluk Burcuoğlu, “Borçlar Kanunu Tasarısı’nın Haksız Eylem Sorumluluğu ve
Kira ile İlgili Düzenlemesiyle Getirilen Yenilikler”, Prof. Dr. Turgut Akıntürk’e
Armağan, İstanbul: Beta, 2008, ss. 17- 46, s. 29; Öncü, s. 301.
27
Yavuz, Türk Kira Hukuku Uygulamada ve Öğretide Kira Parasının Tespiti Dava-
sının Esasları, s. 154.
28
İptal edilen hükümler sonucu kanun boşluğunun oluştuğunun kabul edilemeye-
ceği yönünde bkz., Seçkin Topuz- Gökçen Topuz, “Yeni Dönem Kira Artış Oranı-
nı Sınırlandıran Kanun Hükümlerinin İptalinden Sonraki Hukuki Durum ve Kira
Bedelinin Belirlenmesi Amacıyla Açılan Davaların Hukuki Niteliği”,
Ankara Baro-
su Dergisi
, Yıl: 66, S: 2, 2008, ss. 74- 89, s. 79; İptal edilen hükümler sonunda farklı
görüşler ileri sürülmüş; ancak Yargıtay içtihatlarında kanun boşluğu bulunduğu
kabul edilmiştir,“a) 6570 sayılı Yasanın 2 ve 3. maddeleri iptal edilmiş ve böylece
kira paralarına ilişkin sınırlama kaldırılmış olduğundan iptal kararının yürürlüğe
girmesinden sonra başlayan kira dönemi için kiralayan dilediği kira parasını iste-
yebilir. İhtarname tebliğine rağmen süresinde bu parayı ödemeyen kiracıya karşı