Previous Page  191 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 191 / 417 Next Page
Page Background

190

Türk Aile Hukukunda Toplumsal Cinsiyet Rolleri

sebeple kadının bekâreti üzerine çok önemli toplumsal roller ve ku-

rumlar inşa edilmiştir. Aranan bekâretin yokluğu, kadının ağır şekilde

cezalandırılması sonucunu doğurur.

Kadınsı ve erkeksi olduğu kabul edilen özelliklerin, cinsiyete da-

yalı işbölümüyle de yakından ilgili olduğu görülmelidir. Cinsiyete da-

yalı işbölümü, kadının erkek otoritesine ve toplumsal normlara uyma-

sına tekabül eder.

17

Cinsiyete dayalı işbölümü, kadınların ve erkeklerin

farklı işler yaparak farklı konumlar, statüler ve getiriler elde etmesine

yol açmaktadır. Kadınları ev ve aile işleriyle, diğer bir ifadeyle ev içi

emekle sınırlamaktadır. Aynı zamanda karşılıksız ya da görünmeyen

emek olarak da ifade edilen kadının ev içi emeği; ev içinde kadınların

yapması beklenen tüm ev işleriyle yaşlı, engelli ve çocuk bakımını kap-

sayan bakım sorumluluklarını ifade eden bir kavramdır. Kadının ev içi

emeğini “görünmeyen emek” olarak ifade eden, Gülnur Acar-Savran’a

göre, bu emek cinsiyete dayalı işbölümü ve toplumsal cinsiyet ilişkileri

çerçevesinde harcanan bir emek biçimidir, görünmez olmasının ise üç

temel sebebi vardır.

18

Öncelikle bu emek doğallaştırılmış bir emektir.

Ev içindeki işler kadın doğasının bir parçası, kadınların doğal yatkın-

lıkları olarak sunulur. Evde harcanan emek bir iş değil, bir davranış

biçimidir. İkinci olarak görünmeyen emeğin miktarı belirlenemez. Ev

içi çalışma düzeni, miktarın belirlenmesini gizler. Belirlenmiş mesaile-

17

Yakın Ertürk, Sınır Tanımayan Şiddet, Paradigma, Politika ve Pratikteki Yönleriy-

le Kadına Şiddet Olgusu, Metis Yay., İstanbul 2015, s. 366.

Temel işbölümü Durkheim’ın (1933) ve diğerlerinin belirttiği gibi yaşa ve cinsi-

yete göre yapılır. Yaş eninde sonunda erişilen bir kategoridir. Cins ise daimi ve

değişmezdir. Erkek ve kadın arasındaki biyolojik farklar yalnız kadının doğurma,

emzirme ve yalnız erkeğin gebe bırakabilme kabiliyeti olmasına neden olmuştur.

Bu görünür değişikliklerin hiçbiri bir çeşit işi kadına diğerini erkeğe yüklemek

için gerekçe oluşturamaz. Gerçekten de herhangi bir kültürde ya da tarihi dönem-

de bir işin yalnız kadınlar ve yalnız erkekler tarafından yapılan çok az iş sıralana-

bilir. Kadınlar tarlalarda ve madenlerde çalışmışlardır ve hala çalışmaktadır. Er-

kekler de çamaşır yıkamış meyva toplamış ve çocuklara bakmışlardır. Avcılık ve

savaşçılık hemen her zaman erkek işleri, küçük ve hastalara bakmak da kadın işi

sayılmıştır. Ancak işlerin dağılımında yaş önemli bir etken olmuştur. Bu yüzden

genç erkekler avlanırken, kadınların ve yaşlı erkeklerin çocuklara bakmış olması,

yaşlı

kadınlar yemek yaparken genç kadın ve erkeklerin tarlada veya madende

çalışmış olması mümkündür.” Diana Gittins

,

Aile Sorgulanıyor, Pencere Yay., B.

2, İstanbul 2011, s. 91-92.

18

Gülnur Acar Savran, İkinci Basıma Önsöz, Kadının Görünmeyen Emeği içinde,

(Hazırlayanlar: Gülnur Acar Savran-Nesrin Tura Demiryontan) Yordam Kitap,

B.2, İstanbul 2012, s.9-16.