Background Image
Previous Page  169 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 169 / 521 Next Page
Page Background

Engelli Hakları Sözleşmesi’nde Ayrımcılık Yasağı ve Türkiye’nin Uyum Sorunu

168

Bu sonuçlar üzerinden ders çıkarabilmek için gelişmelere yol açan

durumların iyice değerlendirilmesi gerekmektedir. Sözkonusu so-

nuçların ortaya çıkması, Türkiye’de engelli hak ve özgürlüklerini ya-

kından ilgilendiren uygulamaların genellikle yönetmelik, genelge ve

tebliğ gibi idarenin düzenleyici işlemlerine bağlı olarak yürütülmesi

ve bu işlemlerin sık sık değiştirilmesi geleneğiyle yakından bağlantı-

lıdır. Sürdürülen yöntem, hukuk güvenliği açısından sorunlu olduğu

kadar, alana ilişkin idari düzenlemelerin bir kısmının içerik ve kapsam

açısından belirsiz ya da anlaşılmaz olması nedeniyle hukuk tekniği yö-

nünden de eleştiriye açıktır. İdari düzenlemeler hazırlanırken sorun

ve ihtiyaçları belirlemekle görevli kurumların, uzman kuruluşlara ve

engelli örgütlerine danışmadan ya da eksik bilgiyle hareket etmeleri,

uluslararası hukuk düzenlemeleri ve gelişmelerin yakından izlenme-

mesi, koordinasyon ve işbirliği içinde ortak standartlar belirlenmeden

acele hareket edilmesi nedeniyle engelliler ve aileleri kadar uygulayı-

cılar da zor durumda kalmaktadır.

Engellilik, dinamik bir olgu olarak, değişen ihtiyaç ve gelişmele-

re göre zaman zaman yeni düzenlemelerin yapılmasını, varolanların

değiştirilmesini gerektirmekle birlikte, bu sürecin titiz ve hassas bir

değerlendirme süzgecinden geçirilmesi, yapılan düzenlemelerin çok

sayıda engellinin hayatını etkilediğini bilerek gerçekçi ve insan hakları

temelinde hareket edilmesi zorunludur. Engelli Hakları Sözleşmesi’nin

koyduğu ilke ve standartlardan yola çıkılarak, engellilerin hak ve öz-

gürlüklerini ilgilendiren tüm işlemlerde ortak standartların belirlen-

mesi, kurum ve kuruluşların uygulamalarının bu yönde denetlenmesi

ortaya çıkacak olumsuz sonuçların sayısını da ağırlığını da azaltacaktır.

Bir diğer öneri, idari birimlerin içinde ya da üstünde düzenleyici işlem-

leri şekil, usul ve içerik açısından denetleyecek uzman komisyonların

kurulması, acil konular öncelikli olmak üzere, belli süre içinde komis-

yon incelemesinden geçirilmesidir. Böylece, engellilerin insan haklarını

yakından ilgilendiren ve etkileyen idari düzenlemelerin dil ve içerik

bakımından anlaşılmaz, kanunlara ve/veya uluslararası sözleşmelere

aykırı veya gerisinde olmasının önüne geçilebilir, standart uygulama-

ların geliştirilmesi mümkün olabilir. Diğer yandan, engelli bireylerin

ihtiyaç ve sorunlarına insan hakları bakışıyla üretilen çözümler daha

sağlıklı ve kalıcı olacağı için bu tür düzenleyici işlemlerin sık değiştiril-

mesine de ihtiyaç kalmaz, hukuki istikrar ve güvenlik de sağlanır.