Background Image
Previous Page  187 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 187 / 521 Next Page
Page Background

İdari Yargıda İstinaf

186

İdari Yargılama Usûlü Kanunu’nun 45.maddesinin 4. fıkrasına

göre, bölge idare mahkemesi, ilk inceleme üzerine verilen kararlara

karşı yapılan itirazı haklı bulursa veya davaya görevsiz mahkeme ta-

rafından bakılmış olması durumunda kararı bozar ancak uyuşmaz-

lığı kendisi esastan karara bağlamaz ve dava dosyasını ilgili mahke-

meye geri gönderir. Fransa’da uygulanan istinaf sisteminde de kural

olarak ilk derece mahkemesi kararında usûl hükümlerine aykırılık

bulan istinaf mahkemesi, ikinci derece yargı yeri olmasının bir so-

nucu olarak, usûl hükümlerine aykırı kararı bozar ve uyuşmazlığın

esası hakkında karar verilmek üzere dava dosyasını ilk derece yar-

gı yerine geri gönderir.

25

Kısaca belirtmek gerekirse, daha önce de

değinildiği gibi itiraz ve istinaf incelemeleri arasındaki temel fark,

inceleme sonucunda verilen kararların kesin olup olmadığı ile ilgi-

lidir. İtiraz incelemesi sonucunda verilen kararlar kesin iken, kural

olarak istinaf incelemesi sonucunda verilen kararlar temyiz edilebilir

niteliktedir.

1.3. İstinaf ve Temyiz Kanun Yollarının Karşılaştırılması

İdari Yargılama Usûlü Kanunu’nun 46-50.maddeleri temyiz ka-

nun yolunu düzenlemektedir. Temyiz kanun yolu, ilk derece ida-

ri yargı mahkemeleri tarafından verilen nihai kararlar ile Danıştay

Kanunu’nun 24.maddesi gereğince Danıştay dava dairelerinin ilk de-

rece mahkemesi olarak baktığı davalarda verilen nihai kararların hu-

kuka uygunluğunun denetlenmesidir.

26

Temyiz mercii Danıştay’dır.

25

“Yargının faaliyetlerini gereği gibi yapmasının ölçütlerinden birinin görülen

uyuşmazlığın ‘makul süre’de çözümlenerek karara bağlanması olduğu ve

bunun sağlanması amacıyla, bazı koşulların gerçekleşmesi durumunda, istinaf

mahkemesinin usûle ilişkin olarak verdiği bozma kararından sonra işin esasına

girmek suretiyle inceleme ve araştırmalar yapıp, karar vermesine istinafın

“évolutif” etkisi denmektedir. İstinaf mahkemesinin “évocation” yoluna

gidebilmesi için ilk koşul, ilk derece mahkemesinin kararının usûl yönünden

bozulmasıdır. İkinci koşul, başvuruda bulunanın, uyuşmazlığın esastan karara

bağlanmasını istinaf mahkemesinden istemesidir. İstinaf dilekçesinde, ilk derece

mahkemesinin kararını usûl yönünden sakatlayan hususlar belirtildikten sonra,

uyuşmazlığın esasına ilişkin iddiaların ortaya konmuş olması, “évocation” için

gereklidir. Bu koşulların dışında, dava dosyasının esastan karar verilebilecek bir

durumda olması koşulu da aranmaktadır”. Bakınız. Karabulut,

agm,

s.6.

26

Sıddık Sami Onar,

İdare Hukukunun Umumi Esasları,

3.Baskı, C.III, Hak Kitapevi,

İstanbul, 1966. s.1992.