Background Image
Previous Page  213 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 213 / 521 Next Page
Page Background

Geçerli Bir Tahkim Anlaşmasının Varlığına Rağmen Genel Haciz Yoluyla Takip Yapılabilir Mi?

212

HD, sözleşmenin her iki yanı tahkim şartından vazgeçmedikçe icra

takibi yapılamayacağına; yapılan icra takibinin de haksızlığına karar

verilmesi gerektiğine hükmetmiştir

19

.

Buna karşılık, 12. HD, taraflar arasında bir tahkim sözleşmesinin

bulunmasının icra takibinde bulunmaya engel teşkil etmeyeceğine ka-

rar vermiştir

20

. Bu kararı destekler şekilde, 12. HD bir başka olayda şu

şekilde karar vermiştir

21

:

Her ne kadar yönetim planındaki ‘tahkim şartı’ itiraz üzerine tetkik

merciinde incelenip karara esas alınabilir ise de, borçluların bu yöne iliş­

kin bir itirazları mevcut bulunmadığından, mercice kendiliğinden incele­

nip karara dayanak yapılması yerinde değildir

”.

Benzer şekilde, 11. HD navlun sözleşmesinden doğan alacağa iliş-

kin yapılan takip sonucu hakemde açılan itirazın iptali davasına ilişkin

icra inkâr tazminatına hükmedilen hakem kararının iptali için temyiz

edilen bir davada verdiği kararda “hakemlerin itirazın iptali davala-

rında icra inkâr tazminatına karar verebilmelerinin mümkün ...” oldu-

ğunu açıkça belirtmiştir

22

.

Yargıtay daireleri arasındaki konuya ilişkin görüşler arasındaki

çelişkinin bir içtihadı birleştirme kararı ile giderilmesi önerilmiştir

23

.

4855) (mahkeme tahkimde itirazın iptali davası açılamayacağı; tahkimde açılabi-

lecek davanın “tahsil davası” olarak görülüp sonuçlandırılması gerektiğine ka-

rar vermiştir.). Bkz. ayrıca 19. HD, 14.12.2000, 5610/8669 (

Kazancı

İçtihat Bankası

):

(“

Davacı haciz yoluyla ilamsız icra takibine geçmiş, davalı uyuşmazlığın hakem aracılı­

ğıyla çözümleneceğinin kararlaştırıldığını bu nedenle icra takibine girişilemeyeceğini be­

lirterek takibe itiraz etmiştir. Bu durumda davacı, hakem de itirazın iptali davası açamaz.

Ancak usul ekonomisi de dikkate alınarak hakemde açılan davanın tahsil davası olarak

görülüp sonuçlandırılması mümkündür....

”).

19

13. HD, 3.11.1978, 4625/4623 (Yasa 1979/6, s. 931).

20

12. HD, 27.2.1990, 8745/1848 (Uyar, İİK Şerhi, C. IV, s. 5937).

21

12. HD, 9.11.1987, 14663/11370 (Uyar, İİK Şerhi, C. IV, s. 5938). Yine 12. HD,

9.11.1987, 14663/11370 sayılı Kararına ilişkin yazılan karşı oy yazısı şu şekildedir:

İlâmsız takip, bir hak arama yoludur. Hak arama özgürlüğü Anayasal bir hak olarak,

Anayasal çerçevede ve ancak kanunla sınırlanabilir. Tahkim sözleşmesi ya da şartı ilâmsız

icra takibi yolunu kapamayacağı gibi hakemi, İcra ve İflâs Kanunu’nun 4. maddesinde be­

lirli tetkik mercii hakiminin yerine ikame edemez. Yönetim planında yer alan tahkim şartı,

HUMK’nun 518. maddesi karşısında icra yetkisinin kullanıldığı alanda geçerli olamaz.

Tetkik mercii kararının bu nedenlerle bozulması gerektiği görüşü ile çoğunluğun gerekçe­

sine katılamamaktayım.

” (Uyar, İİK Şerhi, C. IV, s. 5938).

22

11. HD, 1.4.2002, 10258/3443 (

LegalBank

). Bkz. ayrıca 11. HD, 25.9.2001, 4800/7167

(

LegalBank

).

23

Hakan Pekcanıtez, 15.3.2011 tarihli Mütalâa (yayımlanmamıştır).