Background Image
Previous Page  236 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 236 / 521 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2011 (96)

Halide Gökçe TÜRKOĞLU

235

M.Ö. beşinci yüzyılının sonralarında Yunan dünyası, insan hak-

larına ciddi biçimde yapılan saldırılara sahne olmuştur. Daha sonraki

çalışmalar, demokrasi kavramına bağlı olarak insan haklarına daha

fazla önem verilmesini sağlamıştır.

14

Yöneticilerin işlemleri, yöne-

tilenlerin çıkarlarına uygun olmalıdır. Yönetici, koruyan, gözeten

tarzda olmalı ve her zaman için hukuka uygun hareket etmelidir.

15

Tıpkı Roma’da olduğu gibi, antik Yunan’da da, teoride ulaşılan insan

haklarının kutsallığı yönündeki saptamalar ne yazık ki, uygulamada

tam anlamıyla başarıya ulaşmamıştır.

16

Burada esas belirleyici, yöne-

ticilerin insafı olmuştur.

17

Hatta, bazen antik Yunan ve Roma’da, faz-

la insaflı, fazla insancıl davrandığı için çeşitli yöneticilerin kınandığı

görülmektedir.

18

tıpkı Romalılar gibi köleliğin insan haklarına aykırı olduğunu ve doğru olanın,

philantropia

ile uyuşanın her insana, köle ya da hür, erkek, kadın ya da çocuk,

zulüm edilmemesiydi. Ancak, bu görüşler büyük ölçüde teoride kalmıştır.

Wiedemann, s. 53.

14

Bu dönemde gerçekleşen devrimler, halkın ahlak anlayışında büyük bir

deformasyana yol açmış, onur, namus gibi erdemler terkedilmiş ve halk iki zıt

gruba ayrılmıştı. Halk büyük bir umutsuzluk içindeydi. Hatta toplumdaki kaos

o kadar büyümüştü ki, komşuların birbirlerini, babaların oğullarını öldürmesi

söz konusu olmuştu. Beşinci yüzyılın ortalarına doğru, bu kaos kısmen de olsa

sonlanmıştır. Savaşlar, ekonomik yapıdaki değişiklikler ve M.Ö. 403 yılında

çıkarılan af kanunu bu sonucu sağlamıştır. Böylece demokratik yapılanmanın

meyveleri olarak, insan haklarına duyulan saygı yine yükselişe geçmişti. Finley,

s. 80.

15

M.Ö. 118 yılında Mısır’daki iç savaşın sona erdirilmesi amacıyla, suç işleyenlerin

affedilmesi biçiminde bir af kanunu çıkarılmıştır. Vergi affı, toprak kanunlarında

reform, çeşitli gruplara ayrıcalıklar ve Yunanlılarla, Mısırlılar arasındaki

uyuşmalıklarda uzlaşma sağlanması da bu af kanunun kapsamı dahilindeydi.

M.Ö. İkinci ve birinci yüzyıllarda ise, insan haklarına verilen değer ve gösterilen

dikkat hayli artmıştı. Bauman, (Human), s. 41.

16

Charops, Yunanitan’ın görüdüğü en zalim, en kuralsız yöneticilerden biri idi.

M.Ö. 157 yılındaki ölümü, adeta Yunanistan’ı büyük bir lanetten kurtarmıştı.

Roma’lılar çekildikten sonra, Charops şehirde adeta bir katliam yapmıştı. Halkı

pazar yerinde ya da evlerinde öldürtmüş, ya da mallarına el koyup, onları,

Roma’nın düşmanı olduklarını itiraf etmeye zorlayarak, sürgüne göndermiştir.

Pol.XXX.12.3, 13.4.,32.12.; Pol.XXXII 5.3-14.

17

Eski Yunan’da, Roma hukukunda olduğu gibi, her insanın doğuştan, insan

olmaktan dolayı sahip olduğu haklarının bulunduğu bilinmekteydi. Ancak

bu hakların hukuki sonuç doğurabilmesi, geçerlilik kazanabilmeleri için, yasal

çerçevede düzenlenmeleri gerekmekteydi. Wiedemann, s. 56.

18

Syracus’lu Gelon, komşularına ve düşmanlarına fazlasıyla insancıl davranmaktan

dolayı suçlanmıştır. Finley, s. 82. William Linn Westermann,

The Slave Systems

of Greek and Roman Antiquity

, The American Philosophical Society, Philadelphia

1955, s. 19 vd.