

TBB Dergisi 2011 (96)
Halide Gökçe TÜRKOĞLU
243
Buna benzer bir diğer örnek ise, M.Ö. 390 yılında gerçekleşmiş-
tir. Roma’lı elçiler, hukuk kurallarını ihlal edecek şekilde Galli lideri
öldürmüşlerdir. Bu elçiler
violatores iuris humani,
insan haklarını ihlal
etmiş olmalarına rağmen, Roma’da yaptıklarından dolayı ödüllendi-
rilmişlerdir.
41
Cicero, bireysel çıkarlar ile kamu çıkarlarının çakışması halinde,
kamu çıkarlarının (
rei publicae utilitas
) tercih edilmesi gerektiğini ka-
bul etmiştir.
42
Buna göre, bazı insanlar yönetilmek ve kendilerinden
41
Liv.5.37.4; Liv.4.36.6. Roma hukukçuları,
ius gentium
’u, tüm insanların uymak
zorunda oldukları evrensel kurallar olarak tanımlamışlardı. Gai. 1.1.1; Dolayısıyla
bu kuralların bizzat Roma’lıların kendileri tarafından ihlal edilmesi çok büyük
bir çelişki idi. Bu çelişkili durumu kendi hakları olarak gören Roma’lılar, aynı
ihlal kendilerine karşı yapıldığında, benzeri bir toleransı göstermemişlerdir.
Herbert Felix Jolowicz/ Barry Nicholas,
Historical Introduction to the Study of
Roman Law
, Cambridge Unv. Press, 3. Ed., Cambridge 1972, s. 102-7. Veientein
lideri Lars Tolumnius, 437 yılında üç Roma elçisini öldürmüş, bunun ardından
patlak veren savaşta ise, Roma askerleri bu lideri öldürerek, cezalandırmışlardır.
Liv. IV 17.2-4, 19.3-5.
“Güçlüler, zayıfların insan haklarını ihlal ederlerse, Tanrılara bu
zalim insanları cezalandırmasları için dua edeceğim”
. Liv. 9.1.8-10. 390 yılında Gaul,
Romaya saldırdığında, askerlik çağındaki tüm erkekler toplanarak, toprakları
savunma görevi verilmiştir. Bu durumda yaşlılar köylerde savunmasız olarak,
ölüme terk edilmiştir. Ancak, kadınların savunmasız bırakılarak terk edilmeleri
insanlığa aykırı bulunmuştur (
parum humanum
). Aslında kadınların geride
bırakılması, savunma açısından kolaylık sağlamakla bırakılması, böyle bir
durumda kamu yararının, bireysel yararların gerisinde kalarak, masum insanların
savunmasız bırakılmamaları tercih edilmiştir. Liv. 5.40.4. Cicero’da benzer
görüşü savunmaktadır. İşte bu yüzden, Cicero aşağı sınıftan olmakla birlikte
Roma vatandaşı olan herkesin, yaşam hakkına sahip olduğu ve bu haklarının
kamu yararının üstünde turulması gerektiğini savunmuştur. Doğal olarak, Roma
vatandaşı olan
“herkes”
için tanınmış olan bu insani yaklaşım, insan olan
“herkes”
için genişletilmemiştir. Lars Tolumnius, 437 yılında üç elçiyi öldürtmüştür. Devam
eden savaş sırasında, Romalılar, aralarındaki anlaşmayı ihlal edenleri (
foedus
humanum
)
ius gentium
’a uymayanları sert bir biçimde cezalandırmışlardır. Frank
William Walbank,
Polybius, Rome and the Hellenistic World, Essays and Reflections
,
Cambridge Unv. Press, Cambridgre 2002, s. 79 vd.
42
“Atalarımız Kartaca ve Numintia’yı yerle bir etmişlerdir. Korintia’yı yok etmemelerini
dilerdim. Fakat atalarımızın, şehri yok etme hususunda, konumunun yeni bir savaşa
yolaçabilme olasılığından ötürü, iyi bir amaçları vardı. Kartaca ve Korintia Roma’nın
sınır noktaları olmalarına rağmen, oluşabilecek ayaklanmaları önleme amacıyla
yıkılmışlardır.”
Cic.Off. 1.35; Cic.Leg.Agrar.2.87. Appianus ise karşı görüştedir.
Ona göre, Aemilianus Kartaca’yı senato kararı ile yok etmiştir. Çünkü
bununla Roma’nın büyüklüğü vurgulanmak istenmiştir ki bu çok büyük önem
taşımaktadır. Numantia’nın yok edilmesi tamamen kendi insiyatifindeydi.
Diodorus’a göre de, Roma çok geniş topraklar üzerinde hakimiyet kurduktan
sonra, gücünü terörizm ile desteklemiştir. Aslında burada büyük bir ikilem
bulunmaktaydı. L. Aemilius Paulus, 3. Makedonya Savaşındaki (MÖ. 171-167)