Background Image
Previous Page  248 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 248 / 521 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2011 (96)

Halide Gökçe TÜRKOĞLU

247

durdukları “Roma

maiestas

’ına saygı duymak”, Roma’nın siyasal an-

lamda kazandığı büyük başarılardan biridir. Buna göre, Roma’nın

ma­

iestas

’ına saygı göstermeyi kabul eden devlet, fiilen bağımsız olarak

kabul etmekle birlikte, bu anlaşmaya uyma borcundan kaynaklanan

tüm uyuşmazlıklarda, Roma mahkemelerinin yetkili olduğunu kabul

etmektedir. Bu da müttefik devletin bağımsızlığına büyük ölçüde göl-

ge düşürmekteydi.

50

5.

Humanitas

’ın Korunduğu Haller

Ancak, yöneticiler

maiestas populi Romani

çerçevesinde tamamen

sınırsız güç kullanma hakkına sahip değillerdi.

Humanitas

ile

maiestas

populi Romani

arasındaki dengenin sağlanabilmesi amacıyla, yöneti-

lenleri, yöneticilerin kötü davranışlarından korumaya yönelik çeşitli

düzenlemeler de yapılmıştır.

A. Yöneticilerin İşkence ve Hukuka Aykırı Kötü Muamelelerinin

Yasaklanması

Roma hukukunda, yöneticilerin hukuka aykırı muamelelerinin

yasaklanmasına ilişkin düzenlemelerle öncelikle, işkencenin engel-

lenmesi amaçlanmıştır. Cicero’nun C. Rabirius’un savunmasında da,

işkenceye karşı bir tutum sergilenmiştir.

“Kırbaçlamak, çarmıha germek gibi işkencelerden vazgeçilmiş ve acıma­

sız krallar kovulmuştur. Artık cesur insanların özgürlüğümüzü koruduğu ve

hoşgörülü kanunlarla çerçevelendirilmiş bir düzenimiz var.”

51

Yine Cicero, işkenceye karşı duruşunu ortaya koyarken, eski da-

madına olan kızgınlığını da göstermektedir. Cicero’ya göre eski dama-

dı, Trebonius’u vahşice öldürmüş, ona işkence yapmıştır.

Trebonius

’un

boynunu kırdıktan sonra, ölüye, vahşice davranak kestiği başını kılıcına

takıp gururla havaya kaldırmış ve

humanitas

’ı tamamen unutmuştur.

50

“Roma’lıların savaşmaktaki esas amaçları, toprak ya da mal elde etmek değildi.

Roma’nın asıl hedefi tüm insanlığın huzurunda, şöhret ve statü elde etmek idi. Bu da

Roma imparatorluğunun adının, Tanrıların adının yanında yer almasını sağlamıştır.

O, kendisinin efendi, diğer tüm insanların onun kölesi olduğu bir dünya yaratmıştır”

.

Liv.37.54.15 Bauman, (Crimen), s. 121.

51

Cic. Rab. Per. 10