

Roma Hukukunda
Humanitas
ile Maiestas Populi
Romanı Arasındaki Bağlantı
254
mümkün kılınmasıydı. Hukuk kurallarını çiğneyen bir kimse, ceza
almaktan kaçınmak için, kendi rızasıyla Roma ve İtalya’yı terk etmek
yolunu tercih edebilirdi
77
. Gönüllü sürgünün uygulanabildiği hallerde,
failin özgürlüğü yargılama sırasında kısıtlanmamakta, hatta dava sona
erip ölüme mahkum edildiğinde de, kendisine
magistra
tarafından belli
bir süre tanınmaktaydı.
78
Bu süre içinde de Roma’yı ve İtalya’yı terk
etmesi gerekmekteydi.
79
Söz konusu kişinin, Roma devleti ile arasında
geçerli bir anlaşma bulunan herhangi bir ülkede ikamet etme hakkı bu-
lunmaktaydı. Devletler arasında suçluların iadesi gibi bir durum söz
konusu olmamaktaydı. Genellikle gönüllü olarak sürgüne giden kişiler
Napoli’de yaşamayı tercih etmekteydiler.
80
Bu yüzden, kişi Roma’dan
uzak kaldığı sürece güvende kalmaktaydı. Ama Roma’ya geri dönerse,
hapsedilir ve cezası infaz edilirdi. Hatta bu kimsenin kendisini ilk ya-
kalayan tarafından öldürülmesi bile mümkün olmaktaydı.
81
MÖ. 63 yılında çıkarılan
lex Tullia de ambitu
seçimlere ilişkin alınan
rüşvetlerde (
ambitus
), 10 yıllık sürgün cezasını getirmiştir.
82
Zaman
içinde, cinayet suçuna verilen ölüm cezasının da, sürgüne çevrilmesi
77
Bauman, (Human), s. 13-18, s. 55.
78
Ancak, gönüllü sürgün yalnızca ölüm cezası için getirilmiş bir olanak
değildi. Yaşam hakkını sınırlandırılan hertürlü ağır ceza için gönüllü sürgün
kullanılmaktaydı. Bauman, (Human), s. 18.
79
Genellikle bu süre, Roma’dan ayrılmak için üç gün; İtalya’dan ayrılmak için ise
otuz gün olarak kabul edilmiştir. Bauman, (Human), s. 75.
80
Napoli’nin yanısıra, Praeneste ve Tibur’da gönüllü sürgüne giden kimselerin
güven içinde yaşamlarını sürdürebilecekleri yerlerdendi. Pol.6.14.7-8. Ölüm ya
da çok çok uzun süreli hapis cezasından kaçmak isteyen kişiler, gönüllü olarak
sürülmeyi kabul ederlerdi. Bu şekilde gönüllü olarak sürgüne giden kişiler, Roma
vatandaşlığından bir ceza mahiyetinde çıkarılmak yerine, Roma vatandaşlığını
kendi istekleriyle terk etmiş olarak kabul edilirlerdi. Jones, s. 171.
81
Böyle bir şeye izin verilmesinin ve öldürenin de herhangi bir ceza ile
karşılaşmayacak olmasının nedeni, Roma halkının söz konusunun su ve ateşten
yoksun kalması yönünde görüş bildirmiş olmasıdır (
aquae et ignis interdictio
).
Aleyhinde böyle bir karar verilen kişiyi, beslenme ve barınma olanağından
yoksun bırakmakta idi. Cic.Caec.100. Roma hukukunda sürgün kural olarak,
zorunlu biçimde uygulanmaktaydı. Gönüllü sürgün ise, özel hallerde başvurulan
bir uygulama idi. Sulla zamanında çıkarılmış olan
lex Cornelia de sicariis
cinayet
işleyen kimselerin ölüm cezası yerine su ve ateşten mahrum bırakma cezası
ile cezalandırılacaklarını ortaya koymuştur. Aslında, sürgün ile, su ve ateşten
mahrum bırakma aynı şey değildi. Ancak, su ve ateş kullanmadığı, dolayısıyla
da, beslenme ve barınma olanağından yoksun kalan kişinin gönüllü olarak
sürgünü tercih edeceği kabul edilmekteydi. Gai.Inst.1.128; Iust. Inst.47.9.12.1; Iust.
Inst.48.13.3; Iust.Inst.48.19.1.
82
Cic. Mur. 3,5,46-7,67,89.