

İdari İşlemde Başvuru Yollarının Gösterilmesi Yükümlülüğü
306
Başvuru (müracaat),
“bir şahsın, herhangi bir dilekte bulunmak üzere,
devlet makamlarına başvurması”
olup, başvuru hakkı, başvurunun yö-
neltildiği yer ölçüt kılınarak, idari, siyasi ve yargısal başvurma hakkı
ve yolları biçiminde somutlanmaktadır.
44
Başvuru hakkı, Anayasa’nın
40. maddesinin birinci fıkrasında,
“Anayasa ile tanınmış hak ve hürriyet
leri ihlal edilen herkes yetkili makama geciktirilmeksizin başvurma imkanına
sahiptir”
şeklinde yer almaktadır ve kural ile idari, yargısal ve siyasal
başvuru yolları güvence altına alınmaktadır.
45
Anayasa’nın 36. mad-
desine göre,
“Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı
mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargı
lanma hakkına sahiptir” ve 74. maddesine göre de “Vatandaşlar ve karşılık
lılık esası gözetilmek kaydıyla Türkiye’de ikamet eden yabancılar kendileriyle
veya kamu ile ilgili dilek ve şikayetleri hakkında, yetkili makamlara ve Türkiye
Büyük Millet Meclisine yazı ile başvurma hakkına sahiptir”
. Dolayısıyla,
Anayasa’nın 36. maddesinde yer alan
“Hak arama hürriyeti”
ile yargısal
başvuru ve 74. maddesinde yer alan
“Dilekçe hakkı”
ile de siyasal ve
idari başvuru yolları, Anayasal güvence altındadır. Ne var ki, başvuru
yollarının gösterilmesi yükümlülüğünün kapsamı, başvuru yollarının
tabi olduğu usul ve kendisine bağlanan hukuki sonuçlar açısından ya-
pılması gereken bir ayrımı gerekli kılmaktadır. Yükümlülüğün kapsa-
mına girecek başvuru yolları, ancak, ilgilinin hukuki durumunda doğ-
rudan değişiklik yapmaya elverişli nitelikte olanlar olabilir. Bu açıdan,
yargısal başvuru yolları ile idari itiraz yollarının öncelikle yükümlülü-
ğün kapsamına girdiği açık olmakla birlikte, siyasi başvuru yolunun
değerlendirilmesi gerekir.
3071 sayılı
“Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun”a göre,
“Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderilen dilekçelerin, Dilekçe Komisyo
nunda incelenmesi ve karara bağlanması altmış gün içinde sonuçlandırılır.
İlgili kamu kurum ve kuruluşları Türkiye Büyük Millet Meclisi Dilekçe Ko
misyonunca gönderilen dilekçeleri otuz gün içinde cevaplandırır. İnceleme
ve karara bağlamanın esas ve usulleri Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtü
züğünde gösterilir”
(m.8).
46
Dilekçenin incelenmesi sonucunda varılan
44
Lütfi Duran,
“İdari Müraacatler ve Bunların Karşısında, İdarenin Sükutu Meselesi”
,
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası,
İstanbul 1946, C.12, S.1, s.132, 134.
45
Yavuz Sabuncu,
Anayasaya Giriş,
İmaj Yayınevi, 12. Bası, Ankara 2006, s.72.
46
Duran’a göre, Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun,
“idari başvuruları da
kapsamına aldığı halde; önceki 1962 tarihli ve 140 numaralı sadece TBMM’ne başvur
maya dair kanundan daha az hükümlerle, konuyu yasamanın bir içişi saymış ve vatan