Background Image
Previous Page  429 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 429 / 521 Next Page
Page Background

Yargıtay Kararları

428

birlikte bu avukatın değiştirilmesini isteme hakkına sahip bulunma-

yan bir sanığın, atandığını dahi bilmediği veya kendisini savunmasını

istemediği halde muhatap olmak zorunda kaldığı müdafiin tüm tasar-

ruflarından sorumlu tutulması gerektiğini veya bu müdafiin yaptığı

tüm işlemleri peşinen kabul etmiş sayılacağını söylemek nasıl müm-

kün değilse, böyle bir durumda savunma hakkının tam anlamıyla kul-

lanılabileceğini düşünmek de olası değildir.

Kendisine zorunlu bir müdafii görevlendirileceğinin sanığa bildi-

rilmediği ve sanığın bu konudaki iradesine değer verilmediği ya da

başka bir ifadeyle sanığın bu konudaki iradesinin dosya kapsamından

anlaşılamadığı durumlarda, hükmün müdafii yanında sanığın kendi-

sine de tebliğinin, adil yargılanma hakkının bir gereği olduğu kabul

edilmelidir.

Bununla birlikte, kendisine zorunlu müdafii görevlendirileceğinin

sanığa bildirildiği ve sanığın da buna herhangi bir itirazının bulunma-

dığı durumlarda, zorunlu müdafie yapılan tefhim veya tebliğ işlem-

lerinin aynen vekâletnameli müdafide olduğu gibi geçerli olacağı ve

gerek tefhime, gerekse tebliğe bağlı olan sürelerin işlemeye başlaya-

cağı hususunda duraksama yaşanmamaktadır. Dolayısıyla, böyle du-

rumlarda Tebligat Yasası’nın 11. maddesi uyarınca işlem yapılması ge-

rekeceğinden, tebligat asile değil, vekile (müdafie) yapılmalıdır. Aksi

halde, zorunlu müdafiliğe yasanın arzu etmediği anlamda simgesel bir

anlam yüklenmiş olur ki, bu kabul birçok kargaşayı da birlikte getirir.

İnceleme konusu somut olayda;

Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince 12.09.2003 gün ve 379-229 sayı

ile sanığın mahkûmiyetine ilişkin hükmün, Yargıtay C.Başsavcılığınca

23.07.2005 tarihinde lehe yasaların mahkemesince değerlendirilmesi

görüşüyle iade edilmesi üzerine, Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesin-

ce 19.09.2005 tarihli tensiple, sanığa 5271 sayılı CYY’nın 150/3. fıkrası

yollamasıyla 2. fıkrası gereğince müdafi tayin edilmesine ve bulundu-

ğu yer olan Uşak Ağır Ceza Mahkemesine talimat yazılmasına karar

verilerek, yargılama 21.10.2005 tarihine ertelenmiş, 21.10.2005 tarihli

oturumda, baro tarafından atanan, Avukat Neriman Bozca’nın müda-

filiğine karar verilip, yazılan talimat cevabının beklenmesinden sarfı-

nazar edilerek, sanık ve katılan ile vekilinin yokluklarında, sanık mü-

dafiinin yüzüne karşı mahkûmiyet hükmü tesis edilmiştir.